You need to enable JavaScript to run this app.

Skip to main content

üniversiteler nereye gidiyor?

üniversiteler nereye gidiyor?

Posting Freak
üniversiteler nereye gidiyor?
]İstanbul Teknik Üniversitesi ve Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya-Fakültesi’nde karşıt görüşlü öğrenciler arasında art arda yaşanan kavgalar, üniversitelerdeki tansiyonu yükseltti. Kavgalara karışanlar, gerginliği yerel seçimler ve ekonomik krize bağlıyor, suçun karşı tarafta olduğunu söylüyor
]Son günlerde sağ ve sol görüşlü öğrenciler arasında yaşanan kavgalar, üniversitelerde 12 Eylül öncesinde yaşanan olayları anımsatır hale geldi.
Son olarak İstanbul Teknik Üniversitesi ve Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi’nde (DTCF) karşıt görüşlü öğrenciler arasında art arda taşlı - sopalı kavgalar yaşandı. Kavgalara karışanlar farklı nedenler olduğunu savunsa da, herkes hem karşı tarafı suçluyor, hem de kendisinin masum olduğunu savunuyor.
İTÜ’de yaşanan olay sırasında göğsünden bıçaklanan bir öğrenci ağır yaralanırken, DTCF’de de sağ ve sol görüşlü öğrenciler arasındaki çatışma polis müdahale edene kadar sürdü. İTÜ’deki olayların sağ görüşlü bir grubun Yabancı Diller Yüksekokulu’nda “Sancak” adlı dergiyi dağıtmasıyla başladığı, DTCF’de de iki grubun küfürleşmesi nedeniyle olayların patlak verdiği öğrenildi.
Ülkü Ocakları Genel Başkanı Harun Öztürk, “Bıçaklama, hangi düşüncenin savunulması için gerekçe olabilir?” derken, İTÜ’deki olaylarla hiçbir ilgilerinin bulunmadığını ve yaşananları tasvip etmediklerini söylüyor.
Öztürk, üniversitelerde artan bölücü faaliyetlerden rahatsız olan öğrencilerin provakasyona açık hale geldiğini savunurken, Türkiye Komünist Partisi Öğrenci Çalışmaları sorumlusu Caner Durak, ekonomik kriz sonrası üniversitelerde oluşan “memleket duyarlılığı”nın baskınlarla bertaraf edilmesinin amaçlandığını dile getiriyor. AÜ DTCF Öğrenci Kolektifi Sözcüsü Murat Doğan ise, yerel seçimler öncesi taraftar kazanmak için saldırıların arttığını kaydediyor.

]“Taraf olmayacağız”
]Sol görüşlü öğrencilerin oluşturduğu “Öğrenci Kolektifi”, İTÜ’deki olaya, dışarıdan fakülteye giren Ülkü Ocakları mensuplarının neden olduğunu savunurken, Öztürk hiçbir şekilde olaya dahil olmadıklarını vurguluyor.
Her iki olayı da tasvip etmediklerini anlatan Öztürk “Ülkede gerginliğe sebep verecek, kutuplaşma yaratacak olaylar yaşanıyor. Arkadaşlarımız çatışma ortamının içine çekilmeye çalışılıyor. Biz kavganın tarafı olmayacağız. Sancak bizim dergimiz değil. Lokal bir grup olabilir” diyor.
DTCF’de de ülkücü gençlere saldırıldığını savunan Öztürk, “Bu öğrenciler kesici ve delici aletlerle üniversitenin içine nasıl girebiliyor? Bir öğrencinin bıçakla ne işi var?” sorusunu yöneltiyor.
TKP’li Durak da, olayların Maçka’da gerçekleştirilen doğalgaz zammı, AKP’nin politikalarına ve işten çıkarılmalara ilişkin gösteriyle başladığını savunuyor. Üniversitelerde memleket meselelerine karşı bir uyanış olduğunu anlatan Durak, şu görüşleri dile getiriyor:
“Bu boykottan bir gün sonra üniversitede ülkücüler çalışma yapmaya başladı. Ertesi gün de çatışma gerçekleşti. Faşist saldırıların arttığı dönemler hep kriz dönemleri olmuştur. Bu daha başı, bu saldırılar krizle birlikte artacak. AKP ile MHP gençlik örgütü sınıfsal olarak aynı gemide. Son saldırıda da grup dışarıdan geldi. İTÜ’nün tarihinde o kadar kalabalık bir ülkücü grup yok.”
Halkevleri bünyesinde kurulan “Öğrenci Kolektifi”nden Murat Doğan da, DTCF’deki olaylarda bulunanlardan biri. Ülkücü grup tarafından taciz edildiklerini, grubun ardından da polisin kendilerine müdahale ettiğini anlatan Doğan, gerginliği yerel seçimler ve ekonomik krize bağlıyor. Sağ grupların son dönemde ekonomik krizle kan kaybettiğini ve çatışmayla taraftar toplamaya çalıştığını anlatan Doğan “Ülke gündeminden düşmemek için bu tip saldırıları gerçekleştiriyorlar” diyor.

]‘İstanbul’da kesemedik’
]Bu arada 4 kişinin yaralandığı DTCF’deki kavganın, bir öğrencinin İTÜ’deki olayları bahane ederek, “İstanbul’da sizi kesemedik, burada keseceğiz” diye laf atması sonucu çıktığı öne sürüldü.
Sol görüşlü öğrencilerin bu sözlere karşılık vermesi üzerine büyüyen tartışmada, iki öğrenci grubu da birbirlerine taş ve sopalarla saldırdı. Fakülte içine giren Çevik Kuvvet ekipleri, kendilerine de taş atılması sonucu biber gazıyla müdahale etti.

]Elektronik turnike hayata geçirilemedi
Ankara Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü ekiplerinin her gün çevresinde önlem aldığı okulun kantininde, avluda, koridorda, sınıflarda karşı karşıya gelen öğrencilerin birbirlerine söyledikleri en ufak bir söz veya bir omuz atma, ders çıkışı kavgaya dönüşüyor. Karşıt görüşlü öğrencilerin, diğer fakültelerden aynı görüşteki arkadaşlarını okula çağırmasıyla gruplar daha da büyüyor. Fakülte yönetimi DTCF’nin kapısına elektronik kartlı turnikeler koydu, ancak gerek öğretim üyeleri gerekse öğrenciler tarafından tepki gören bu uygulama hayata geçirilemedi.

]Eğitim-Sen: Saldırı polis destekli
Eğitim-Sen 3 No’lu Şube Başkanı Nebahat Bukrek, İTÜ Maçka Yerleşkesi’nde meydana gelen olayların polis destekli olduğunu öne sürdü.
Kalbinden bıçaklanan İTÜ Makine Bölümü öğrencisi Çağdaş Ali Dede’nin hâlâ yoğun bakımda tutulduğunu belirten Bukrek, sözlerine şöyle devam etti: “Polis destekli bu saldırıyı İTÜ’ye ve üniversitelere yapılmış kabul ediyor ve nefretle kınıyoruz. AKP hükümetinin her türden demokratik hak ve özgürlüklere yönelik baskıcı ve saldırgan hükümet etme tarzı ülkücüleri de faşist saldırılar konusunda cesaretlendirmektedir."
Bir ismi Ali’dir bir ismi Veli
Onlar nurdan dogdu nurudur nebi
Eveli ahiri yaratan Ali
Simdi de geziyo Zöhre Ana dili
Pir Zöhre Ana

İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Pir Zöhre Ana Forum sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.K'nın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur. Sitemiz hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim bağlantısından bize ulaşıldıktan en geç 3 (üç) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmenlikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.