You need to enable JavaScript to run this app.

Skip to main content

Necdet Saracın Kitabının Eleştirisi

Necdet Saracın Kitabının Eleştirisi

Junior Member
Necdet Saracın Kitabının Eleştirisi
[COLOR=#2A2A2A]Malum siteden aldım ilginç geldi biralevi nickli kişi Necdet Saracın Alevilerin siyasal tarihi isimli kitabını şöyle değerlendirmiş:
[COLOR=#2A2A2A]
Söz konusu kitap yeni çıktı ve geçen ay okudum kısaca beğendiğimi ve yazarı cesur bulduğumu söyleyebilirim şimdiye kadar pek çok kişinin görmezden geldiği inkara kalkıştığı konulara değinmiş.

1990’lı yıllarda Bektaşilik ve Atatürk konusunu araştırdığımda benzer tespitleri daha detaylı yapmıştım ama 1995’te "Alevilere söylenen yalanlar" isimli kitaba Atatürk bölümünü koymadım ve Bektaşilik soruşturması diye piyasaya sürdüm Atatürk’le ilgili gerçekleri yazmadım zira Hacı Bektaş’ın Sünni din adamı Bektaşiliğinde Osmanlının Sünni bir tarikatı olduğunu ortaya koyduktan sonra buna birde Atatürk alevi ilişkisinin masal olduğunu ekleyip kanıtlarını sunsaydım kabul çok daha zor olacak cephe genişleyecek daha şiddetli bir karşılık görecektik bu nedenle Atatürk’le ilgili bu kısmı kitaptan çıkarıp Alevilere söylenen yalanlar başlığına Bektaşilik soruşturması diye ekledim.Bu çelişkiyi dinsel temel çelişkilerimizden birisi kabul edip önceliği bu konuya vermiştim.
Hatta yazdığım kitabın 356. sayfasında,
"Atatürk Bektaşilere özel bir önem vermemişti onlarda Atatürk’ün gözünde olayın bir parçasıydılar. Atatürk bir çok tarikat lideriyle... görüşmüş desteklerini almıştı... ]Alevilerin Atatürk’ü desteklemeleri sonucunda geldikleri noktanın yada kazançlarının ne olduğunun ayrı bir inceleme konusu yapılması gerektiğini düşünüyoruz " diye yazmıştım.
Aradan geçen süreçte de birçok yazımda bu olmayan Atatürk-Alevi ilişkisine yönelik ipuçları verip birilerinin konuyu işlemesini sabırla bekledik çünkü bu pozisyonda bizim işlememiz doğru olmazdı Bektaşilerle işleri bitti şimdi Atatürkümüze başladılar diye yeni bir cephe açarlardı bunu öngörmüştük.
Yazarın bu konuda bizden yararlandığını düşünüyorum ama öyle olmasa ve kendi keşfetse dahi bu sonucu değiştirmiyor memnuniyet verici bir gelişme olarak kaydediyorum
eğer biz bunları yazsaydık onlar şii deyip konuyu sulandırabilirlerdi ama şimdi bunuda yapamazlar zira yazan şahısta kendilerinden birisi…
Bu nedenle alevileri kayıtsız şartsız Atatürk’e gönüllü nefer yapmak isteyen Veliyettin Çelebi geleneği takipçileri resmi yazarlar Baki Öz ve Cemal Şener mevtaların karşısına İbrahim Bahadır Cafer solgundan sonra Necdet Saracında daha ileri bir düzeyde olayı genişleterek çıkması çok memnuniyet verici bir gelişmedir artık cin şişeden çıkmıştır ve alevilerin özeleştiri süreci ileri düzeyde ilerlemektedir.
]Atatürk alevi ilişkisi masaldır platoniktir ve tek taraflı bir halüsilasyondur yazar bunla ilgili ciddi ipuçları vermiştir devamı gelmeli getirilmelidir.
Biz bu noktada katkımızı sunmaya devam edeceğiz.
Yine yazarın,
Bektaşiliği kuranın 2. Bayezid-Balım Sultan olduğunu tespit etmesi Balım Sultanın Osmanlı memuru olduğunu tespit etmesi,
Nakibül eşraflıkla dağıtılan sahte seyyitlik belgelerine vurgu yapması,
Bektaşilik masonluk ilişkisinden şüphelenmesi,
İttihatçıların alevi politikasına eksikte olsa vurgu yapması bu konuyuda işleme eğiliminde olması memnuniyet verici gelişmelerdir.
Yazar 2. Mahmutun Hamdullah Çelebiyi sürgünle cezalandırdığını keşfettiği halde İsmail Özmen Cemal Şenerin etkisiyle Hamdullah Çelebinin savunması isimli masalı ciddiye almış ama en azından abartılı olduğunu keşfetmiş.
Yine Atatürk’ün Hacı Bektaş kasaba ziyaretine yüklenen anlamında abartılı olduğunu keşfetmeside kutlanması gereken ayrı bir güzelliktir.
Bu cesur girişimi desteklemek adına kitaptaki diğer yorum hatalarını önemsemiyorum.
Bektaşilikle ilgilide iyi bir yere geldiğini düşünüyorum.

Bektaşiliğin sünniliği yerine sünnilerle işbirliğini savunmuş bunuda iyi bir gelişme olarak görüyorum.
Bir gün Bektaşiliğin Sünni bir tarikat olduğuda anlaşılacak, Atatürk’ün Alevilik diye bir sorunu olmadığıda anlaşılacak bunlar başlangıçtır aleviyim diyen aydın bunları kavradığında 12 imam yolundaki en önemli iki engelde kalkmış olacaktır süreç doğru zeminde işliyor.
Bir gün aydınımız 12 İmamlarıda tanıyacak Aleviliğin Şiilik olduğunuda keşfedecek ve tercihini yapacaktır.
Bizler o günlerin hayaliyle yaşıyor sabrediyoruz.
Bu arada bir husus daha var yazar kitabında sh. 397’de Avukat Cemal Özbey’in
Cumhurbaşkanı ve Başbakana ramazan bayramı yoktur diye 1965 yılında tavır koyduğunu ve ramazana karşı çıktığını söylemiş doğrudur ANCAK,
Cemal Özbey’le ömrünün son iki yılında tanışmış ve birçok kez konuşmuştuk ve bizim fikirlerimizin haklı olduğunu söylemişti yani Cemal Özbey ömrünün sonlarında teorik olarak bizi haklı bulduğunu bizzat bana söylemişti belkide ömrü yetseydi kendi geçmişininde özeleştirisini yapacaktı rahmetle anıyorum.
Sonuç olarak şu aşamada düşünmüyorum ama belki ilerde kitapla ilgili daha detaylı bir yazı yazabilirim.
Bitabı olumlu buluyorum okunması gerektiğini düşünüyorum yazarı cesur buluyorum aynı çizgiden gidildiğinde pek çok gerçek ortaya çıkacak bir kısmı mevta olan bir kısmı halen aramızda yaşayan sahtekarların maskeleri düşecektir. Aleviyim diyen aydınımızın en önemli eksikliği Hz. Ali’yi tanıma noktasındaki tembellikleridir aleviyim diyenlere bakıp karar vermek yerine Hz. Ali’ye bakarak analiz yapsalar pek çok gerçek kendiliğinden ortaya çıkacaktır.
Alevilerin yolu aydınlıktır bu tür yazarlar 12 imamların teori ve pratiklerini de keşfettiklerinde yolumuz kendi temeline oturacak ilerleme başlayacaktır.

İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Pir Zöhre Ana Forum sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.K'nın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur. Sitemiz hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim bağlantısından bize ulaşıldıktan en geç 3 (üç) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmenlikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.