MHP'den 'Hatırla Sevgili'ye dava
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kahramanmaraş Teşkilatı, televizyonda yayınlanan 'Hatırla Sevgili' adlı dizi hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.
Konu ile ilgili MHP Kahramanmaraş il binasında basın toplantısı düzenleyen Merkez İlçe Başkanı Ömer Özkan, 'Hatırla Sevgili' adlı dizinin 2 ve 9 Mayıs'ta yayınlanan bölümlerinde Kahramanmaraş'ta 1978 yılında meydana gelen olayların anlatıldığını hatırlatarak, 'Dizide geçen bir takım sahne ve diyaloglar toplumsal gruplaşmaların yoğun olarak yaşandığı şu günlerde ülkemiz ve milletimiz için büyük bir tehdit olarak algılandığını düşünmekteyiz.' dedi.
1978 yılında Kahramanmaraş'ta yaşanan üzücü olayların dizide tek taraflı bir bakış açısıyla yayınlandığını kaydeden Özkan, 'Adana Sıkıyönetim 1'inci Askeri Mahkemesi'nin vermiş olduğu kararında açıkça Kahramanmaraşlıların bir iftiraya maruz kaldıkları açığa çıktığı halde hala dizide bu olaylardan katliam olarak bahsediliyor.' diye konuştu.
Dizinin sonraki bölümlerinde de bu ve buna benzer kelimelerin sürekli işlendiğine dikkat çeken Özkan, tarımı, sanayisi, kültürel zenginlikleriyle her geçen gün gelişen Kahramanmaraş'ı, tarihi ve geçmişiyle televizyon, basın, internet gibi yayın kuruluşlarından takip eden gençler önünde küçük düşürmeye ve aşağılamaya hiç kimsenin hakkı olmadığını belirtti.
Dizide milliyetçi- mukaddesatçı insanların cani olarak gösterildiğini söyleyen Özkan, 'Olaylar Ermeni ve dış güçler ile bağlantılı örgütlerin oyunudur. Dizide olayların bir Alevi Sünni meselesi gibi takdim edilmesi toplumumuzu daha çok germeye ve yeni ihanetlere zemin hazırlamasını sağlamaktadır. Zaten dış güçlerin bir takım tehdit ve baskıları ile zor bir dönemeçten geçmekte olduğumuz şu günlerde bu tür diziler ile birlikte halkımızın kafalarında soru işaretleri uyandırmaya, daha çok korku ve panik havasına sokarak bu cennet vatanımızın bölünmesine ve parçalanmasına müsaade edilmemesi gerekir.' şeklinde konuştu.
Basın toplantısının ardından Özkan ve diğer partililer dizinin yayından kaldırılmasını talep ettikleri suç duyurusunu Cumhuriyet Başsavcılığı'na teslim etti.
alıntı
MHP'den 'Hatırla Sevgili'ye dava
Konu Sahibi / Yazar
GAMZE
Kategori / Forum
Güncel Olaylar
Yorumlar / Cevaplar
3
Okunma / Görüntüleme
2425
MHP'den 'Hatırla Sevgili'ye dava
MHP'den 'Hatırla Sevgili'ye dava
Gamze yazdı:MHP'den 'Hatırla Sevgili'ye davabu yüreksiz insanların bırakın bize bizlerin katledildiğini anlatan bir diziye bile tahammülü yok
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kahramanmaraş Teşkilatı, televizyonda yayınlanan 'Hatırla Sevgili' adlı dizi hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.
Konu ile ilgili MHP Kahramanmaraş il binasında basın toplantısı düzenleyen Merkez İlçe Başkanı Ömer Özkan, 'Hatırla Sevgili' adlı dizinin 2 ve 9 Mayıs'ta yayınlanan bölümlerinde Kahramanmaraş'ta 1978 yılında meydana gelen olayların anlatıldığını hatırlatarak, 'Dizide geçen bir takım sahne ve diyaloglar toplumsal gruplaşmaların yoğun olarak yaşandığı şu günlerde ülkemiz ve milletimiz için büyük bir tehdit olarak algılandığını düşünmekteyiz.' dedi.
1978 yılında Kahramanmaraş'ta yaşanan üzücü olayların dizide tek taraflı bir bakış açısıyla yayınlandığını kaydeden Özkan, 'Adana Sıkıyönetim 1'inci Askeri Mahkemesi'nin vermiş olduğu kararında açıkça Kahramanmaraşlıların bir iftiraya maruz kaldıkları açığa çıktığı halde hala dizide bu olaylardan katliam olarak bahsediliyor.' diye konuştu.
Dizinin sonraki bölümlerinde de bu ve buna benzer kelimelerin sürekli işlendiğine dikkat çeken Özkan, tarımı, sanayisi, kültürel zenginlikleriyle her geçen gün gelişen Kahramanmaraş'ı, tarihi ve geçmişiyle televizyon, basın, internet gibi yayın kuruluşlarından takip eden gençler önünde küçük düşürmeye ve aşağılamaya hiç kimsenin hakkı olmadığını belirtti.
Dizide milliyetçi- mukaddesatçı insanların cani olarak gösterildiğini söyleyen Özkan, 'Olaylar Ermeni ve dış güçler ile bağlantılı örgütlerin oyunudur. Dizide olayların bir Alevi Sünni meselesi gibi takdim edilmesi toplumumuzu daha çok germeye ve yeni ihanetlere zemin hazırlamasını sağlamaktadır. Zaten dış güçlerin bir takım tehdit ve baskıları ile zor bir dönemeçten geçmekte olduğumuz şu günlerde bu tür diziler ile birlikte halkımızın kafalarında soru işaretleri uyandırmaya, daha çok korku ve panik havasına sokarak bu cennet vatanımızın bölünmesine ve parçalanmasına müsaade edilmemesi gerekir.' şeklinde konuştu.
Basın toplantısının ardından Özkan ve diğer partililer dizinin yayından kaldırılmasını talep ettikleri suç duyurusunu Cumhuriyet Başsavcılığı'na teslim etti.
alıntı
MHP'den 'Hatırla Sevgili'ye dava
Maraş Olaylarını Devletin Resmi Tutanaklarından Hatırlayalım.
"ÇİÇEK SİNEMASI OLAYI
Ülkücü Gençlik Derneği tarafından getirilen "Güneş Ne zaman Doğacak" adlı film 16 Aralık 1978'de Çiçek Sineması'nda gösterime sokulur. 19 Aralık Günü 20.00 seansının sonuna doğru tesiri az bir patlayıcının patlamasıyla bir tahrik başlar. Salonda film sırasında sık sık "Müslüman Türkiye" "Milliyetçi Türkiye" “Koministler Moskova'ya”, "Başbuğ Türkeş" gibi sloganlar atılır. Filmi izleyenler arasında bulunan bir grup Ülkü Ocağı mensubu, "Bunu solcular attı" yollu söylemleriyle diğer izleyicileri de tahrik etmek suretiyle PTT ve CHP binalarına slaganlar atarak yönelmiş ve saldırılarda bulunmuşlardır.
“18.12.1978 günü, ÜGD Maraş şubesi ikinci başkanı Mustafa Kanlıdere, Ökkeş Kenger ve üçüncü başkan Mustafa Tecirli’ye “Halkı kışkırtmak, tahrik etmek ve isyanını sağlamak için solcuların attığı süsü verilmek kaydıyla, tahrip gücü az bir dinamit atılmasını” emretmiştir. Atılacak dinamit için Başkan Mehmet Leblebici ile görüşür ve bir köye gelir, aynı gün birinci başkan Leblebici Ankara’ya hareket eder...
Polisin olaya el koyarak, olayın ülkücüler tarafından gerçekleştirildiğini ispatlaması sonucu bazı kişiler gözaltına alınır. Patlamanın arkasındaki kişinin Ökkeş Kenger olduğu anlaşılır.
İmamların Rölü ve Kini: 22 Aralık günü Cuma namazında Bağlarbaşı İmamı Mustafa Yıldız'ın söyledikleri olayın dincilerle, faşist ülkücülerin nasıl bir araya geldiklerini ve ortak hedeflerini nasıl örtüştürdüklerini göstermektedir. Kara İmam, Cuma vaazında "Oruç ve namazla hacı olunmaz, bir Alevi öldüren beş sefer hacca gitmiş gibi sevap kazanır" diyor. Halkı tahrik etmeye çalışan diğer faşist ve dinciler ise, "Allah için Alevileri, gavurları vurun, evlerini yakın. Solcuları öldürün. Polis ve asker durdurursa dönün onları da vurun" diyorlardı. "
İmamların Kini Ve Tahriki:
“Bağlarbaşı Cami’nde Hoca, her gün verilen vaazdan bir saat önce vaaz vermeye başladı. Ben de erkenden kalkıp Camiye gittim. Camide üç bine yakın kalabalık vardı. Herkesin elinde, tahra, balta, sopa ne ararsan bulunuyordu. Camide hoca vaaz veriyordu. Verilen bu vaaz, tamamen oradaki kalabalığı kışkırtmaya çalışıyordu. Hoca, ‘Hükümet komünist bir hükümettir. Geçmişte de Halk Partili komünistler camilerimizi kapatıp, kitaplarımızı yaktırdı. Şimdi de komünistlere yardım edip, Ulucami’yi yaktırdı. Müslüman din kardeşlerimizi öldürdüler. Allahını seven Müslüman olarak cenk meydanında toplansın. Kafirlere ve Alevilere karşı hâdlerini bildirmeliyiz’ dedi. ‘Hükümeti yıkmak ve yerine Müslüman hükümetini kurana kadar kanımızı akıtmak için kararlı mıyız?’ diye sordu. Orada bulunan kalabalıktan bazıları ‘Kararlıyız’ diye bağırınca, caminin dışına çıkıldı. Ülkücü gençlerden oluşan vahşet ekibi ayrı bir grupta toplandı. Benim de içinden kurtulup kaçamadığım ikinci grup ayrı bir yerde toplandı.."
Şimdi bu Maraş il yöneticileri kendilerinin Ermeni ve dış mihraklarca tutulan katiller olduğunu mu söylemek istiyor?
"ÇİÇEK SİNEMASI OLAYI
Ülkücü Gençlik Derneği tarafından getirilen "Güneş Ne zaman Doğacak" adlı film 16 Aralık 1978'de Çiçek Sineması'nda gösterime sokulur. 19 Aralık Günü 20.00 seansının sonuna doğru tesiri az bir patlayıcının patlamasıyla bir tahrik başlar. Salonda film sırasında sık sık "Müslüman Türkiye" "Milliyetçi Türkiye" “Koministler Moskova'ya”, "Başbuğ Türkeş" gibi sloganlar atılır. Filmi izleyenler arasında bulunan bir grup Ülkü Ocağı mensubu, "Bunu solcular attı" yollu söylemleriyle diğer izleyicileri de tahrik etmek suretiyle PTT ve CHP binalarına slaganlar atarak yönelmiş ve saldırılarda bulunmuşlardır.
“18.12.1978 günü, ÜGD Maraş şubesi ikinci başkanı Mustafa Kanlıdere, Ökkeş Kenger ve üçüncü başkan Mustafa Tecirli’ye “Halkı kışkırtmak, tahrik etmek ve isyanını sağlamak için solcuların attığı süsü verilmek kaydıyla, tahrip gücü az bir dinamit atılmasını” emretmiştir. Atılacak dinamit için Başkan Mehmet Leblebici ile görüşür ve bir köye gelir, aynı gün birinci başkan Leblebici Ankara’ya hareket eder...
Polisin olaya el koyarak, olayın ülkücüler tarafından gerçekleştirildiğini ispatlaması sonucu bazı kişiler gözaltına alınır. Patlamanın arkasındaki kişinin Ökkeş Kenger olduğu anlaşılır.
İmamların Rölü ve Kini: 22 Aralık günü Cuma namazında Bağlarbaşı İmamı Mustafa Yıldız'ın söyledikleri olayın dincilerle, faşist ülkücülerin nasıl bir araya geldiklerini ve ortak hedeflerini nasıl örtüştürdüklerini göstermektedir. Kara İmam, Cuma vaazında "Oruç ve namazla hacı olunmaz, bir Alevi öldüren beş sefer hacca gitmiş gibi sevap kazanır" diyor. Halkı tahrik etmeye çalışan diğer faşist ve dinciler ise, "Allah için Alevileri, gavurları vurun, evlerini yakın. Solcuları öldürün. Polis ve asker durdurursa dönün onları da vurun" diyorlardı. "
İmamların Kini Ve Tahriki:
“Bağlarbaşı Cami’nde Hoca, her gün verilen vaazdan bir saat önce vaaz vermeye başladı. Ben de erkenden kalkıp Camiye gittim. Camide üç bine yakın kalabalık vardı. Herkesin elinde, tahra, balta, sopa ne ararsan bulunuyordu. Camide hoca vaaz veriyordu. Verilen bu vaaz, tamamen oradaki kalabalığı kışkırtmaya çalışıyordu. Hoca, ‘Hükümet komünist bir hükümettir. Geçmişte de Halk Partili komünistler camilerimizi kapatıp, kitaplarımızı yaktırdı. Şimdi de komünistlere yardım edip, Ulucami’yi yaktırdı. Müslüman din kardeşlerimizi öldürdüler. Allahını seven Müslüman olarak cenk meydanında toplansın. Kafirlere ve Alevilere karşı hâdlerini bildirmeliyiz’ dedi. ‘Hükümeti yıkmak ve yerine Müslüman hükümetini kurana kadar kanımızı akıtmak için kararlı mıyız?’ diye sordu. Orada bulunan kalabalıktan bazıları ‘Kararlıyız’ diye bağırınca, caminin dışına çıkıldı. Ülkücü gençlerden oluşan vahşet ekibi ayrı bir grupta toplandı. Benim de içinden kurtulup kaçamadığım ikinci grup ayrı bir yerde toplandı.."
Şimdi bu Maraş il yöneticileri kendilerinin Ermeni ve dış mihraklarca tutulan katiller olduğunu mu söylemek istiyor?
"İlim Çin'de de olsa gidip alınız."- Hz. Ali.
"İlimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır."- Hacı Bektaşi Veli.
"Hayatta en hakiki mürşit ilimdir." -Atatürk.
Söz bir, söyleyen bir.
Son Düzenleme: 15/05/2008, 15:28, Düzenleyen: Dogan.
Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi