TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, İÜ'de Uluslararası Anayasa Kongresi'nin tanıtımı dolayısıyla katıldığı toplantıda, basın mensuplarının konuya ilişkin sorusunu cevapladı.
''Ladin'in öldürülmesi ve cesedinin denize atılması uluslararası hukuka uygun mu?'' sorusu üzerine Kuzu, ''Uluslararası hukuk bunu öngörmemiş anlaşılan, denize atma diye akla gelmediği için. Yani bir cenazenin denize atılması pek olacak bir şey değil'' dedi.
Ladin'e dini törenin yapıldığının açıklandığını hatırlatan Kuzu, şöyle konuştu.
''İmam buldular herhalde bilmiyorum. Dini töreni nasıl yaptılar? Artık inanmış olacağız. Uluslararası hukuk bakımından ziyade onların genel gerekçeleri (bu cenazeye sahip çıkacak bir ülke bulamazdık) diyorlar. Evvela teklif etmek lazımdı, o mümkün olabilirdi. Belki ailesi alabilirdi. Sonuç itibarıyla öldükten sonra başka bir hukuk ortaya çıkıyor. O manada yanlışlar olduğu belli. Ama uluslararası hukukun neresinde nasıl çelişiyor onu göremiyorum. İnsan hakları bakımından bakıyorum; 'ölünün hakkı' dediğimiz bölümle bir tezat teşkil ettiği kesin. Kaldırıp adamı bir tarafa atıyorsunuz bu doğru bir yaklaşım değil.''
Uluslararası Hukukçular Birliği Genel Sekreteri Avukat [BNecati Ceylan[/B] da aynı konuyla ilgili olarak yapılan işlemin uluslararası hukuka aykırı olduğunu öne sürdü. Ladin'in yargılamadan terörist olup olmadığına karar verilemeyeceğini ifade eden Ceylan, şunları kaydetti:
''Bin Ladin önce sağ yakalanıp yargılanması gerekiyordu. ABD, Irak'ta 1 milyon insan katletti, devlet terörü uyguladı. Bir kişiyi tutuyor terörist diye öldürüyor. Bu uluslararası hukuka aykırıdır. O zaman bütün katilleri yakaladığımızda asmamız gerekir. Biz yargılamadan kimseyi suçlu ilan edemeyiz. O zaman ABD gelsin Türkiye'de (bu teröristtir) diye öldürsün gitsin. Başka bir ülkenin topraklarında olacak iş değildir.''