Konuyu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a soran CHP'li Ayhan, "İşsizlik rakamlarında yapılan hatanın bilinçli olduğu ve iktidarın talimatıyla yapıldığı iddiaları doğru mudur? İşsizlik rakamlarında yapılan oynamanın da dikkate alındığında,TÜİK'in açıkladığı yanlış ve yanlı verilerin saptanması için bir çalışma yapılacak mıdır" diye sordu. CHP İzmir Milletvekili Selçuk Ayhan, TBMM Başkanlığı'na, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. TÜİK'in, AKP hükümetleri döneminde, adeta iktidarın bir yan kuruluşu ve araştırma birimi gibi çalıştığı iddialarının her geçen gün arttığına dikkat çeken Ayhan, şöyle dedi:
"Kurum yanlış ve yanlı verileri nedeniyle güvenilirliğini yitirmiş durumdadır. Son olarak basınımızda yer alan haberlerde; TÜİK'in Haziran-Temmuz-Ağustos dönemi istihdam raporuna göre işsiz sayısının 2 milyon 782 olarak açıklandığı, oysa iş aramaktan vazgeçen 211 bin ve günü birlik işlerde çalışan 268 bin kişinin işi olanlar hanesine yazılarak kamuoyunun aldatıldığı, haberleri yer almaktadır."

"479 bin kişi işi olanlar hanesine mi yazıldı?"
TÜİK'in Haziran-Temmuz-Ağustos dönemi istihdam raporunda işsiz sayısını, iş aramaktan vazgeçen 211 bin ve günü birlik işlerde çalışan 268 bin kişinin işi olanlar hanesine yazıldığı iddiasının doğru olup olmadığını soran Ayhan, Başbakan'a, şu soruları sordu:
"İş bulamayıp, daha fazla rezillik çekmemek için köye dönen 538 bin kişinin de 'tarım kesiminde çalışıyor' olarak gösterildiği iddiası doğru mudur?
İşsizlik rakamlarını yanlış hesaplayarak, kamuoyunu aldatan, yanlış bilgilendiren sorumlular hakkında yapılan bir işlem var mıdır? Bu sorumlular iktidardan mı cesaret almaktadır?
İşsizlik rakamlarında yapılan hatanın bilinçli olduğu ve iktidarın talimatıyla yapıldığı iddiaları doğru mudur?
TÜİK'in, iktidarın hırs ve siyasi oyunlarına alet edilmesi, bu kurumun güvenilirliğini zedelemez mi? Yaşanan bu tablo devlet ciddiyetiyle bağdaşır mı?
Kurumlarımızın iktidarın elinde bir oyuncak haline gelmesi, AKP döneminde yaşanan liyakat ve mesleki deneyimden uzak kadroların iş başına getirilmesinden mi kaynaklanmaktadır?
İşsizlik rakamlarında yapılan oynamanın da dikkate alındığında, TÜİK'in açıkladığı yanlış ve yanlı verilerin saptanması için bir çalışma yapılacak mıdır?
Önemli bir kuruluşumuz olan TÜİK'in, eski günlerindeki güvenilirliğini kazanması için ne tür önlemler alınacaktır?
İşsizlik rakamlarının yeniden açıklanarak, kamuoyundan özür dilenmesi düşünülüyor mu?"