Hz.Muhammetin Hz.ali'ye yürüyen kuran demesindeki anlamı değişik fikirlerlere açmak istiyorum.bu arada sizce kuranı kerimin anlamları insanlar tarafından saptırılmaya maruz kalıyor olabilirmi? herkese sevgiler

özgür yazdı:Hz.Muhammetin Hz.ali'ye yürüyen kuran demesindeki anlamı değişik fikirlerlere açmak istiyorum.bu arada sizce kuranı kerimin anlamları insanlar tarafından saptırılmaya maruz kalıyor olabilirmi? herkese sevgiler

Sevgili can evliyaların dili kurandır..evliyaların başı da Şahımerdan Ali'dir..

onların bizlere bıraktığı nefesler, demeler hak sözü olduğu için ..

genel bilinmiş islam tarihinde Hz. Ali'nin kuranı çok iyi bildiği bilgisinden kaynakla böyle söylenmiştir.. Ama bunun gerçekliği Şahımerdan Ali'nin yüceliği ve sırrının kimse tarafından anlaşılamaması ama insanların bir şekilde onun yüceliğini hissetmesi..

onun için değişik inançta olan insanlar genelde Hz. Aliye büyük saygı duyarlar..Yüceliğini asırlara yaymış hatta sonsuza ...

teşekkür ederim ilgine.
ama benim bu konuyu açmam daki asıl neden hz.muhammetin hz aliye yürüyen kuran demesindeki mananın kuranı tamamıyla bilen ve bunu hayatında uygulayan kişi olarak ilan ettiği düşüncesindeyim bende .
peygamberimizin ve kuranı kerimin koruyucusu olan hz. alinin ve onun soyundan gelenlerin hatta ona inananların neden bazı kesimler tarafından dinsiz hatta daha aşağılayıcı nitelikler yakıştırdıklarını ve neden felsefemizin o bazı kesimleri korkuttuğunu merak ettiğim için ve bu konuyu tartışıldıkca gerçeğe herseferinde daha fazla yaklaşabileceğimizi inanıyorum.kendimce düşüncelerim var elbette ama farklı kişilerden bu dşüncelerini merak ediyorum
sevgiler

özgür yazdı:.
peygamberimizin ve kuranı kerimin koruyucusu olan hz. alinin ve onun soyundan gelenlerin hatta ona inananların neden bazı kesimler tarafından dinsiz hatta daha aşağılayıcı nitelikler yakıştırdıklarını ve neden felsefemizin o bazı kesimleri korkuttuğunu merak ettiğim için ve bu konuyu tartışıldıkca gerçeğe herseferinde daha fazla yaklaşabileceğimizi inanıyorum.k

Hz. Muhammed vefat etmeden önce Hz. Ali ye iki vasiyeti vardı..
1. Kuran
2. Ehlibeyt

Hz. Ali " ]ya Muhammed ben senin Kuranına karışamam..o senin şanına gelmiştir..onu değiştirirler.. ." demiş ama bunu söylerken de " ama Ehlibeytin yani bu mirasın benim boynumun borcudur..ona herzaman sahip çıkarım " demiş..

bu konuşmaların olduğu zaman ömer " ]o zaman kuranı bana ver ben sahip çıkayım " demiş.. ve Hz. Muhammed tepkisini göstererek şöyle demiş.." .....]ömer , bu ehlibeyt senden çok çekecek, sen çok zülüm yapacaksın benim ehlibeytime .."

ben Pir Zöhre Ana dan bildiklerimi kısaca yazdım..

evet alirengi'nin dediği gibi kuran ]Hz.Ali'ye, Hz.Muhammed [/color]arafından teslim edilmiştir. ]Hz.Ali'den de Hz.Hüseyine [/color]emanet edilmiş ve bu emanet dünyaya gelen maşuklara bildirilmiştir. Bu maşukların sonuncusu da Zöhre Anadır[/color].

Bazı kesimler dediğimiz alevi kardeşlerimiz asıl kuranı bilmeyenler, bugün elde dolaşan ve osman ömerin yazdığı kuranı kabul etmedikleri için (haklı tarafları vardır) bu yüzden etraflarındaki kişiler tarafından bazı yakışıksız yakıştırmalara maruz kalabilirler.

işte bu konuda ancak Zöhre Anamdan [/color]bilgi edinmeleri ve sık sık ziyaret edip bilgilerini genişletmeleri gerekir diye düşünüyorum. Gerçek Kuranın asıl kaynağı [color=RedZöhre Anadır[/color].

özgür yazdı:teşekkür ederim ilgine.
ama benim bu konuyu açmam daki asıl neden hz.muhammetin hz aliye yürüyen kuran demesindeki mananın kuranı tamamıyla bilen ve bunu hayatında uygulayan kişi olarak ilan ettiği düşüncesindeyim bende .
peygamberimizin ve kuranı kerimin koruyucusu olan hz. alinin ve onun soyundan gelenlerin hatta ona inananların neden bazı kesimler tarafından dinsiz hatta daha aşağılayıcı nitelikler yakıştırdıklarını ve neden felsefemizin o bazı kesimleri korkuttuğunu merak ettiğim için ve bu konuyu tartışıldıkca gerçeğe herseferinde daha fazla yaklaşabileceğimizi inanıyorum.kendimce düşüncelerim var elbette ama farklı kişilerden bu dşüncelerini merak ediyorum
sevgiler

Çünkü onlara öğretilen bu.

Hazreti Muhammed'in vefatından sonra, Hazreti Ali ve iki oğlunun şehit edilmesiyle, ailesine ve sevenlerine büyük zülümler yapıldı. Yapanlar sevmeyenler, yüceliklerini içlerine sindiremeyenlerdi.
Hazreti muhammed'in geride kalan ailesi yaşadıkları toprakları bu eziyetten dolayı terkedip Anadolu'ya göç etmişlerdi. Hatta Hazreti Fatma, İmam Hüseyin'in türbesi başında "Bağdat şehri gün yüzü görmesin" diye beddua edmiş ve göç yoluna düşmüşlerdi.
İslamiyet adıyla Hazreti Muhammed'in temsil ettiği inanç bu yıllarda değiştirilmeye başlandı. Onlara karşı çıkacak kimsede olmadığı için istedikleri gibi at oynattılar.İnsanların bir kısmı inkardan, bir kısmı da korkudan bu dayatmaları kabul etti.
Bu toplumda sadece Hazreti Muhammed'in ve Ehlibeyt'inin adı kaldı ama yolu erkanı kalmadı. Bu dayatmalar yıllar geçtikçe yaşamları içerisinde onların inançlarının temelini oluşturdu.
Hazreti Hüseyinin yasına muhalefet olsun diye zorla tutturdukları oruç ramazan oldu, Ehlibeyt'in gayba girdiği üç aylık dönem recep şaban ve ramazan ayları oldu. Namaz beş vakit oldu. Eline dile beline sahip olmak ilkesi islamın beş şartına dönüştü. Kendi oluşturdukları kuran da ellerinde bir silah oldu.
Tüm bunlar ve daha pek çoğu nesiller boyunca sıkı sıkıya tembihlerle aktarıldı. Tabi dile getirilmesi mümkün olmayan bir çok çelişkiyle beraber bu günlere geldi. Çelişkileri dile getirmek ise büyük günah, Allah'ın işini sorgulamak sayıldı.
Dayatmalı yeni islam içinde Hazreti Muhammed Allah'ın kulu ve elçisi, Hazeti Ali, Allah'ın aslanı, dört halifeden dördüncüsü, peygamberin damadı, yani bizler gibi bir insan olarak öğretildi. Mümkün olduğunca sadeleştirildi.
Bu arada gerçek Ehlibeyt inancı Anadoluda yaşanmaya başlamıştı. Ancak zulüm burada da onların peşindeydi.

Şimdi bazı kesimlerin neden dinsiz ilan edip aşağıladıkları belki anlaşılabilir. Çünkü inançlarımız 15 asır öncesinden farklıydı.

Bismillah şahh

Hz Muhammed Aliye Yürüyen Kuran Bazı Kaynaklara Görede Kuranı Natık Yani Konuşan Kuran Demiştir

Bunun Sebepleri Vardır Derlerki Hz Ali şöyle Der
Hiç Bir Ayet Yokturki Ben Onun Nerede Niçin Nasıl Indirildiğini Bilmemiş Olayım
Ayrıca Hz Muhammedin Ben Size Iki şey Bırakıyorum Birisi Kuran Birisi Ehlibeytimdir Demiştir

Ama Zayıf Inançlılar Bunu Ters Anlamış Onlar Kuran Ve Sünnet Derler
Bilmezlerki Kuran Peygambere Geldi Peygamberin Onu Değiştirmesi Hata Yapması Imkansız Bir şey Sonra Ona Akrabalarını Uyar Dedi Oda Uyardı
Kim Benim Velim Olacak Dedi Ali Ben Olurum Dedi
Neslini Allahın Kendisini Varetmek Için Vesile Kıldıgı Kendinden öncekilerin Kendisine Ulaştırdıgı Soyunu Aliye Teslim Etti Soyu Aliden Yürüdü Aliyi Kendi Ahlakıyla Yetiştirdi Soyunu Emanet Etti Inen Her Kuranı Ayeti Aliye Kendi Elleriyle Yazdırdı
Allah Kuranda Onu Biz Indirdik Biz Sana Okuyacagız Ve Biz Yazacagız Ve Biz Koruyacagız Diyor
Kitabın Bilgisine Sahip Olanlar Ne Demek Istediğimi Anlarlar

Allah Ehlibeyti Kusur Ve Kirlerden Giderdiğini Söylüyor Kuranda öyleyse Biz Kuranı Ehlibeytten Dinleyecegiz

Peygamberden Sonraki Gelenler Kuranın Dünyevi Kısmını Zahiren Görünen Kısmını Anladıklarını Sanıp Onunla Anladıkları Kadar Hüküm Vermişlerdir

Işte Islam Aleminin Durumu Ortadadır

Kuranı Hem Zahiri Hem Batını Anlamayıp Hükmetmeyen Onu Temiz Eller Ve Temiz Agızlardan Dinlemeyenler Asla Sünnet Adı Altına Sıgınıp Hak Katına Varamazlar

Sizden Hiç Bir ücret Istemeyenlere Size Sabır Tavsiye Edenlere ögüt Verenleri
Dinleyiniz Işte Bunlar Ancak Ehlibeyt Olanlardır çünkü Onlar Hatadan Beridir

Dogrusunu Allah Melekleri Ve Kitabın Bilgisine Sahip Olanlar Bilir

Allah Allah