‘Sen 28 Şubat’ın kuvözde yetiştirdiği bir adamsın’

Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın kendisini 28 Şubat’ın mağduru olarak gösterdiğini belirterek, “Sen 28 Şubat’ın kuvözde yetiştirdiği bir adamsın. Demokrasilerin askıya alındığı dönemde en büyük zulmü CHP görmüştür” dedi.

ANKARA - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında Başbakan Erdoğan’a 28 Şubat’la ilgili yanıt verdi, Diyanet İşleri Başkanı’nı göreve çağırdı. Kılıçdaroğlu’nun mesajları şöyle:

- DİYANET’E ÇAĞRI: “İsmet İnönü, din kitaplarını yasaklıyor” dedi ya, o din kitapların ne mene olduğunu, tahrifat yapıldığını anlatmıştım. “Erkekler bıyığını keserse, öbür dünyaya imansız gidilir” denen kitaplar. İsmet İnönü, inançlı, hurafelere izin vermeyen bir insan. Namaz Hocası kitabında tahrifat yapılmış. “Bu kitapların doğru olduğuna inanıyorsa Başbakan, Diyanet İşleri Başkanlığı’na göndersin, bakalım basacak mı” dedim. Şu ana kadar tık yok. Bu kitapları savunuyorsan derhal DİB’e gönder. Bunların yalanlarını halka anlatmaya ahdettim. Konya’da Aladdin Cami’ye yollama yapıp, “CHP buraları ahır yaptı” demişti. (Elindeki İslam Ansiklopedisi’ni göstererek) 325. sayfada bu camiyi anlatırken “1914-18, 1920-23, 1940-45 savaş yıllarında askeri işlere tahsis edilerek kapatılmıştır” diyor. Sultan Vahdettin, askerlere tahsis ediyor, savaş yılları, sonra Kurtuluş Savaşı’nda askerlere tahsis ediliyor. 1940-45’te Hitler’in milyonlarca insanı katlettiği günler, Mareşal Fevzi Çakmak askerlere tahsisine izin veriyor. O askerlerin çoğu bugün şehit olarak topraklarımızda yatıyor. Osmanlı da tahsis etmiş, Cumhuriyet de. Ahır yaptılar, diye yalan söyleyeceksin. Diyanet İşleri Başkanı’nı da göreve çağırıyorum. Hiçbir zaman, hiçbir dönemde hiçbir cami ahır yapılmamıştır. Başbakan söyledi diye sesinizi kesmeyeceksiniz. Sizin ansiklopediniz söylüyor, niye sesinizi çıkarmıyorsunuz?

- FATİH AĞLARDI: Babamdan, dedemden kul hakkı yemeyeceksin diye yetiştirildim, ben senin gibi değilim. “Yolsuzluk yapmadık, yol yaptık, köprü yaptık” diyorlar. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nın okul yapılsın diye verdiği paraları nasıl yandaşlarına peşkeş çektiğini ispat etmedim mi, Hüseyin Çelik’in bakan olduğu dönemde? Çelik şimdi bakan değil, Van’a bile gidemiyor, gitsin kardeşinin hesaplarını versin bakalım Van’da. Eğitim yasası geçti. “24. ve 25. madde yolsuzluk için, 2030’a kadar götürecekleri malın miktarı 20 milyar dolar”, dedim. Erdoğan’a soruyorum, bu ihaleleri Kamu İhale Yasası dışına niye çıkardın? Senin partililerinin yolsuzluk dosyalarını üst üste koysak, boyunu aşar. Bir de Fatih projesi, diyor. Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u kurtardı, sen İstanbul’u soydun. Fatih Sultan Mehmet, bugünkü İstanbul’u görse ağlardı. Mal varlığımı CHP’nin internet sitesine koydum. Yolsuzluk yapmadığını söylüyorsan, mal varlığına güveniyorsan, Kemal Kılıçdardoğlu’nun yaptığını aynen yap, AKP’nin internet sitesine koy. Koyabilir mi?

- 28 ŞUBAT OPERASYONU: Gazeteciler sordu, “Adil şekilde olmak koşuluyla herkes gidip savunmasını yapabilir” dedik. Demokrasi, hukukun üstünlüğü varsa, yargı bağımsızsa kim suç işlemişse, soruşturma açılmışsa gidecektir yargıda hesabını verecektir. Hukukun üsünlüğüne inanacağız, yargı gerçekten adaleti dağıtacak. Bugünkü Türkiye’de adaletin olmadığına inanıyorum. Silivri toplama kampında savunma yaptı diye bir kişiye 23 yıl hapis cezası veriyorsunuz. “Adaleti intikam duygusuyla arayamazsınız” demişim, Yine söylüyorum. Sözlerimde ne eksiklik var? Gazeteciler ”intikam duygusuyla arayamazsınız” cümlesini çıkarmışlar. Ne eksik var? CHP’yi ve beni eleştiriyorlar, vay efendim ben demokrat değil miyim? Senin CHP Genel Başkanına demokrasi dersi verme haddin de değilir. İntikam duygusuyla adaleti arayanlar kimler? Atılan bir arkadaşımız şunu söylüyor, medyanın görevi muhalefet yapmaktır. Köpeğin insanı ısırması haber değildir, insanın köpeği ısırması haberdir. Yalaka ve ödlek tipler oturmuşlar sabahtan akşama CHP’yi eleştiriyorlar. Eleştirmezseniz namertsiniz. “Kininizin davacısı olun” diyen Başbakan’a ne söylediniz? Gıkları bile çıkmadı. Kin devede olur. Dünyanın hangi demokrasisinde özel yetkili mahkemeler savunulur? Siz demokrat değilsiniz. Talimatı hükümetten alıyorlar.

- BIRAK O HİKAYELERİ: AKP’ye yakın bir araştırma kuruluşu vatandaşlara sormuş, “bir gün suçlanırsanız adil yargılanacağına inanıyor musunuz?” diye sormuşlar. Yüzde 67.6’si “hayır” demiş. 28 Şubat dönemi elbette yargılanmalı. İntikam duygusuyla yola çıkarsınız olmaz. Menderes ve arkadaşları asıldı, mahkeme var mıydı, vardı, hakimi var mıydı,vardı, idam edildiler, toplum vicdanında kabul ediliyor mu, hayır. Demek ki orası adalet üretmemiş. Deniz Gezmiş ve arkadaşları yargılandılar. Erdal Eren’in yaşını büyüttüler idam etmek için. Hakimler var mıydı, karar varmıydı? Vardı. Toplum vicdanı kabul ediyor mu, etmiyor. Siyasi otoritenin emrine giren yargıçtan hayır gelmez. 28 Şubat operasyonu yapılıyor, HSYK Başkanı operasyonun ayrıntılarıyla ilgili bilgi veriyor. HSYK yargıyı denetlemekle görevli. İflas etmiş bir yargı sistemi, iktidarın emrine girmiş yargı sistemi var. Bu yargı sistemi adalet dağıtımaz. Erdoğan, “28 Şubat’ta mağdur oldum” diyor. Bırak o hikayeleri. Seni kuvözde hazırladılar, el bebek gül bebek hazırladılar. Erbakan’ı arkadan bıçaklattılar. ABD’ye gideceksin... Arkadan hapse gir, mağdur yaratalım... Seni yetiştirdiler, getirdiler, sen 28 Şubat’ın kuvözde yetiştirdiği bir adamsın. Niye ABY’ye gittin, hangi talimatları almak için gittin?

Tartışılan kitaplar

Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu konuşmasında “İslam Ansiklopedisi”nin yanı sıra, SSK Genel Müdürlüğü yaptığı dönemde hakkında yapılan soruşturma raporları ile adil yargılama hakkındaki grafikleri gösterdi.

CHP, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın İsmet İnönü’nün dini kitapları toplattı iddiasına torunu ve CHP Ankara Milletvekili Gülsün Bilgehan ile eski müftü CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes basın toplantısı yaparak, yanıt vermişti. Konuyu CHP liderinin de gündeme getirmesiyle gözler söz konusu kitaplara çevrildi. 25 Kasım 1944’te İsmet İnönü ve bakanlarının imzası ile yayınlanan Bakanlar Kurulu kararı ile İstanbul Maarif Kütüphanesi tarafından yayınlanan “Tam Mevlidi Şerif” ve Burdurlu Abidin Kara Aslan’ın İzmir Kültür Basımevinde bastırılarak yayınlanan “54 Farzlı Büyük ve Tam Namaz Hocası” adlı kitapların toplattırılmıştı. Toplatılan kitaplardaki İslamiyet’e aykırı noktalar şöyle sıralanmıştı:

- Burdurlu Abidin Karaaslan tarafından yazılan “54 Farzlı Büyük ve Tam Namaz Hocası Türkçe Namaz Sureleri” isimli kitaptaki ülkemizde kabul görmeyen bazı ifadeler şöyle:

- 18. Sayfada “Kunut duaları” yanlış ve eksik olarak veriliyor.

- 52. Sayfada “Üstadının sözünü tutmamak”, “Bir adamı tecrübe etmeden iyi demek”, “Erkeğin ipekli elbise giymesi ve bıyıklarını kesmesi”, “Elbisenin yenlerini ve eteğini uzun yapmak” “imansız gitmenin sebepleri’ olarak gösteriliyor.

- Süleyman Dede’nin yazdığı “Tam Mevlidi Şerif Meşhur Mevludları ve Mevlud Hikaye ve İlahilerini Havidir” kitapta ise dikkat çeken ve mevidlerde olmayan şu ifadeler yer alıyor: -Sarımsaklı yemeği Çinli hiç sevmezdi. Fakat ev sahibini de hiç kırmak istemezdi. (sayfa 93) -Bu iş Mustafa’ya doğrusu oldu merak, Acaba otuz lira neden eksik bu tabak? (sayfa 99)-Ali baba, bunu da beğenmedi: - Al götür. Karpuz dedikleri şey olmalı kütür kütür. (sayfa 103) -Biraz dünyayı dolaş, gönlün gözün açılsın, üzüntüler dağılsın, kederlerin saçılsın. Dünyayı dolaşırken, birçok şeyler görürsün, Yaşamak nasıl olur, bunu anlar bilirsin. (Sayfa 105)

gazetevatan.com

FATİH SULTAN MEHMET’İN DUASI



Çağlar açan İstanbul fatihi Sultan Mehmet Han, Bizansı fethettikten sonra imparatorluk sarayını gezerken bir ara mahzene iner ve zindanda yaşlı bir papaza rastlar.
”Bu halin nedir niye buraya hapsedildin ?”
diye sorar. Papaz şu cevabı verir:
-”Arz edeyim sultanım. Kuşatma başladığında imparator beni huzura çağırdı ve İstanbul’un düşüp düşmeyeceğini sordu. Ben de ilmime dayanarak bunun son muhasara olduğunu,
şehrin elimizden çıkacağını söyledim. Çok kızdı, bana eziyet edip buraya attırdı. ”
Bunun üzerine Fatih Sultan Mehmet Han bir an düşünür ve o papaza şu soruyu sorar:
-”Peki bu şehir bir gün olur bizimn de elimizden çıkar mı? ”
Papazın cevabı düşündürücüdür.
-“Ne zaman ki içinizde fesat artar, ahaliniz kendi menfaatlerine teslim olur, mülklerini yabancılara satanlar çoğalır, yabancılardan medet umanlar artar, şehir sizden çıkar.”
Fatih orada diz çöküp ellerini açar ve şöyle dua eder.
“Ya Rab! Böylelerini kahrına ve gazabına uğratmanı dilerim”

alıntı


BU PAPAZ DOĞRU DEMİŞ AMA SADECE İSTANBUL SATILMIYOR. TÜRKİYE SATILIYOR