Bazı gazetelerde ve internet sitelerinde Erol Maraşlı'nın yazdığı "Balans Ayarları" kitabına dayandırılarak yapılan haberlerde "Darbe girişiminde bulunan Talat Aydemir'e destek için İstanbul'da Atatürk heykeline siyah çelenk koyanların başında o zaman teğmen rütbesinde olan, bugünün Ergenekon sanığı Hurşit Tolon vardı. Hakkında dava açıldı. Hurşit Tolon, 1962 yılında darbeye teşebbüs etmekten tutuklanarak cezaevine girmiş, cezaevinden İsmet Paşanın özel affı ile çıkmıştı" ifadelerine yer verilmişti.
Tolon'un avukatı İlkay Sezer, yaptığı yazılı açıklamada Tolon'un habere konu 27 Mayıs 1960 tarihinde, Kuleli Askeri Lisesi'nde öğrenci olduğunu, Şişli'deki Atatürk Evi'nin geçirdiği yangın sonrası onarımının ardından düzenlenen açılış töreni dolayısıyla, Taksim anıtına çelenk konulduğu 3 Mart 1962 tarihinde ise, Tolon'un haberde iddia edildiği gibi teğmen rütbesinde değil, halen daha Kara Harp Okulu'nda öğrenci olduğunu belirtti.
Sezer, resmi açıklamalara göre elektrik kontağından çıktığı bildirilen, ancak kamuoyunda kundaklama sonucu yakıldığı ileri sürülen Atatürk'ün Şişli'deki evinin onarılarak, 3 Mart 1962 tarihinde düzenlenen bir törenle halkın ve üniversite gençliğinin geniş katılımı ile yeniden ziyarete açıldığını, Tolon'un da Atatürk Evi'nin, o tarihteki açılış törenine, 150-200 kadar Harbiyeli ve yeni mezunlarla birlikte katılmak istemesine karşın emniyet tedbirleri nedeniyle, Şişli'ye kadar yürümelerine izin verilmediği için, çelengin Taksim Anıtına bırakılmasından sonra, buradan ayrıldığını bildirdi. Taksim anıtına konulan çelengin siyah olmadığını da ifade eden Sezer, "Müvekkilimiz emekli orgeneral Ahmet Hurşit Tolon da, haberde ileri sürüldüğü gibi hiçbir şekilde tutuklanmamış ve dolayısıyla, herhangi bir afla da serbest bırakılmamıştır" dedi.
Sezer, haberin emekli Orgeneral Hurşit Tolon hakkında halen devam eden davada, masumiyet ilkesi tamamen çiğnenerek, adil yargılamayı etkilemek amacıyla, kasıtlı olarak yapıldığını, bu haberi kınadıklarını ve sorumlular hakkında yasal işlem başlatacaklarını kaydetti.