DİSK dün meydan okuyordu. 500 bin emekçiyi Taksim'e dökmeyi planlayan sendika binasından bile çıkamadı.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) "500 bin emekçiyi Taksim'e çıkarma" hesabı tutmadı. Değil Taksim'e yürümek, DİSK binasından bile çıkamadılar.

İş inada ve meydan okumaya dayandı. Karşılıklı beyanlar savaşı kaçınılmaz kıldı. Güvenlik güçleri restleşmeyi "gurur meselesi" yaptı. Bir tarafta DİSK, diğer tarafta önlemini dünden almaya başlayan polis ordusu.


Harekatın hedefindeki yer ise DİSK binasıydı. Şişli'deki genel merkez çevresi polislerce kuşatıldı. Helikopterler sürekli bina üstünde uçtu.

Çeşitli illerden gelerek geceyi binada geçiren göstericileri büyük bir sürpriz bekliyordu. Çünkü polis binanın dış dünya ile bağlantısını kesmişti. Bu işçilerden bir kısmı kanepede, bir kısmı sokakta sabahladı.

Plana göre burada toplanan büyük kalabalık diğer gruplarla birleşip Taksim'e yürüyeceklerdi. Ama evdeki hesap çarşıya uymadı. Sendikalılar daha toplanmadan polisin müdahalesiyle dağıtıldılar.

İLK MÜDAHALE 06.30'DA

Polis en iyi savunma hücumdur prensibiyle hareket etti. Sokağın başını tuttu. Burada toplanmak isteyenlere ilk müdahaleyi saat 06.30'da yaptı. Biber gazı ve tazyikli suyla dağıtıldılar.

İKİNCİ ÇIKIŞ HAREKATI DA GERİ PÜSKÜRTÜLDÜ

Göstericiler pes temedi. Saat 08:40 sıralarında sloganlar atan grup sokağa çıktı. Ancak polis de hazırlıklıydı. Tazyikli suyla tekrar geri püskürtüldüler. Bir kısmı içeri girerken bazıları da ara sokaklara karıştı.

ÜÇÜNCÜ YARMA HAREKATI DA BAŞARISIZ OLDU

Ara sokaklardan gelerek bina önünde toplandılar. Kalabalık büyüyünce taraflar yine kapıştı. Polisin üçüncü müdahalesi saat 09.15'te geldi. Renkli tazyikli suyla dağıtılan grup İskete sokağa girdi. Polis burada göstericilerin izini sürdü.

OPERASYON ALANI MECİDİKÖY'E KAYDIRILDI

Polis harekatın alanını genişletti. Şişli'ye çıkan yollarda toplanmaya başlayan gruplara saat 11.00'de müdahale edildi. Mecidiyeköy Meydanı ve Cevahir Alışveriş Merkezi önünde toplanan göstericiler tazyikli su ve biber gazıyla dağıtıldılar..

VE TESLİM BAYRAĞI 12.30'DA ÇEKİLDİ

Polisin olağanüstü önlemleri karşısında bunalan sendikalar çıkış yolu bulamayınca beyaz bayrağı saat 12.30 sıralarında çektiler. Teslim noktası ise CHP CHP Şişli ilçe binası önü oldu. Taksim'e doğru yürüyüşe geçen 100 kişilik grup can güvenliğini gerekçe göstererek eylemi bitirdiklerini ilan ettiler.

Öğrenciliğimizde işçi sınıfının öğretilerini okuduk, gençliğimizde işçi sınıfının davasını güttük. Her zaman olduğu gibi bölünerek zayıfladık, eridik.
Sendikalar solcu belediyelerde, yada solun iktidara ortak olduğu dönemlerde acımasızca saldırdılar. Sadece ücret artışı talebiyle sendikacılık yaptılar, madencileri sokağa döktüler sonra Jaguar marka arabalara binmek hakları oldu. Kimi AB'den hibe aldı, kimi başbakanla dünür oldu, kimi cumhuriyet mitinglerinden kaçtı. Sonunda olan işçilere oldu.
Bu gün öğrendik ki sendikaların önce demokrat, solcu iktidarlara ihtiyaçları var. Gericiliğin, faşist yöntemlerin hüküm sürdüğü dönemlerde sendikacılık yapılamaz. Yaptırmazlar! Şapkalarını önüne alıp "Biz ne yaptık?" demeleri gerekir. Derhal emek platformu toplanmalı ve bu iktidara alternetif olabilecek bir partiye açık desteklerini deklere etmelidir. Çözüm için güç vermelidir. Yoksa yolun sonu karanlıktır.

DİSK'in hezimeti demekten çok,bence DİSK, bugün Taksim meydanına yürümeyerek,ciddi anlamda can kaybını ve Ülke menfaatini düşünmüştür..
İstanbulda bugün sıkı yönetim vardı..

Haber çok çarpık olmuş bence bu hezimet diske ya da başkaca sendikalara değil bizzat hükümete ve emrindeki taşra teşkilatı yöneticilerine aittir...Demek polis orantılı güç kullanacaktı öyle mi...artık şu çok iyi anlaşılmıştır ki hükümet gemi azıya aldı gemileri yaktı ama biz de transatlantik yakarız buna hiç şüphe olmasın...Maç geceleri fanatik zil zurna sarhoş ne idüğü belirsiz bir sürü anlamsız kalabalığın taksimde bağırıp çağırmasına yılbaşında bir sürü edepsiz sapığın kadınları taciz etmesine izin var ama 1 mayıs gibi anlamlı bir günde ve de gayet kutsal bir görev için anma için sendikacılara ve emekçilere izin yok öyle mi...adalet buysa biz almayalım...bursa nutkunu hazmetmeye tam hız devam...