![[Resim: 8I5T7D8F.jpg]](http://www.simdikizaman.tv/images/haber/8I5T7D8F.jpg)
Yerel seçim, Türkiye'nin gündemine girdi.
Deniz Baykal, çok önemli bir adım atarak, SHP Lideri Murat Karayalçın ile Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı'na adaylık konusunda anlaştı. Karayalçın, yerel seçimlere CHP'nin adayı olarak katılacak.
*
Kendisine 'hizipçi' ismi takılan Deniz Baykal, yerel seçimler için SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın ile uzlaşarak, birçok Ankaralı vatandaşın güvenini ve sevgisini kazanan Karayalçın'ı CHP'nin Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı için aday göstereceklerini açıkladı.
Türkiye'nin siyasi tarihinde 'sol'un bir türlü iktidara gelemeyişine gösterilen gerekçelerden birisi, 'sağ' cenahtaki uzlaşmaların aksine 'sol'un sürekli kendi arasında bölünmüş olmasıdır.
Bu kez de, yerel seçimlere uzunca bir süre olmasına karşın, DSP, CHP'nin uzlaşma arayışına karşı çıkıyor.
DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, Karayalçın'ı ancak bağımsız aday olursa destekleyeceklerini belirtiyor.
*
2007 seçimlerinde CHP'nin aldığı oylarla Meclis'e vekil sokmayı başaran DSP, bu kez de Ankara özelinde gerçekleşen uzlaşmaya engel oluyor.
Zeki Sezer, iddiasını “CHP’nin AKP’den değil, DSP’den kurtulma yolunu seçtiğini görüyoruz ki bizden kolay kolay kurtulamazlar. Türkiye’nin DSP’ye ihtiyacı var” diyerek güçlendirmeye çalışıyor.
Peki, aynı tavrı yüzde birlerde değil de yüzde yirmilerde oy almış olmasına rağmen, Deniz Baykal göstermiş olsaydı?..
Baykal, yine 'uzlaşmaz' olmaz mıydı?..
Veya 'hizipçi'?..
Öyleyse soruyoruz: Baykal'ın günahı ne?..
Alıntı