![[Resim: 1.jpg]](https://www.zohreanaforum.com/images/imported/2012/04/1.jpg)
TBMM'de kurulan Dersim Komisyonu, 1938 yılındaki kanlı olaylara ilişkin önemli bilgi ve belgelere ulaşıyor.
Olayların mağdurlarından yüzlerce dilekçe alan komisyon, TBMM tutanaklarından o günlerde olayların Parlamento'da nasıl gündeme geldiğini de araştırıyor. Atatürk'ün, ölümünden 9 gün önce Meclis Genel Kurulu'nda okunan mesajında bölgedeki faaliyetleri 'toplu eşkıyalık' olarak nitelediği ve operasyonlarla bu durumun 'berteraf edildiği'ni belirttiği belirlendi. Dönemin Başbakanı Celal Bayar ise Genel Kurul'daki konuşmasında, Dersimliler için ağır suçlamalarda bulunuyor.
TBMM Dilekçe Komisyonu bünyesinde kurulan Dersim Alt Komisyonu, Dersim olaylarına ilişkin Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk ile dönemin Başbakanı Celal Bayar'ın bakış açılarını belgeleriyle ortaya çıkardı. Atatürk, 1.11.1938 tarihinde TBMM Genel Kurulu'nda Başbakan Celal Bayar'a okutturduğu nutkunda, Dersim'deki olaylara ilişkin önemli tespitlerde bulunuyor. Bayar, Atatürk'ün şu mesajını okuyor: "Uzun yıllardan beri devam eden ve zaman zaman had bir şekilde olan Tunceli'ndeki toplu şekavet (eşkıyalık) hadiseleri muayyen bir program dahilindeki çalışmaların neticesi olarak kısa bir zamanda bertaraf edilmiş o mıntıkada bu gibi vakalar bir daha tekerrür etmemek üzere tarihe devrolunmuştur. Cumhuriyetin feyzinden yurdun diğer evladları gibi oradakiler de tammile istifade edeceklerdir."
Dönemin Başbakanı Celal Bayar ise Atatürk'ün bu son sözlerinden yaklaşık 5 ay önce TBMM Genel Kurulu'ndaki konuşmasında Dersim konusunda sert bir konuşma yapmış. Dersim'de ıslahat programı uygulandığını, yol, köprü, karakol ve okul inşaatının hızla devam ettirildiğini hatırlatan Bayar, buna rağmen 'eşkıyalığın tasfiyesi' için operasyonun şart olduğunu savunuyor. Bayar'ın konuşması özetle şöyle: "Arkadaşlar, Dersimli orada oturup eşkıyalık yapmak istiyor. 'Adam öldüreceğim, kanuni takibat yapmayacaksınız.' diyor. Cumhuriyet külfette olduğu kadar nimette, nimette olduğu kadar külfette eşit muameleye tabi insanlardan mürekkebdir. Bilmelidirler ki, şefkatimiz de kahrımız da boldur.
01.04.2012
Kaynak: zaman.com