Atasözlerimizi çok sever, sık sık kullanırız. Dikkat ederseniz bu sözlerin genellikle pirlerimizden kaldığını farkedeceksiniz.
Atasözlerimizi ve anlamlarını, tarihteki kaynağını bu başlık altında yazalım.
Sevgili canlar, bu öğrenciler için de güzel bir arşiv olur diye düşünüyorum.
İzninizle pirimden dinlediğm bir sohbetle ilk açıklamayı yaparak konuyu başlatmak istiyorum.
1- "Su Destisi Su Yolunda Kırılır."
Hz. Hüseyin'e 12. gün gardiyanı tekrar gelir.
- Kur'anı verirsen sana bu suyu ve ekmeği veririm, der.
Kurumuş ekmeği uzatırken testisindeki çamurlu suyu yere doğru döker.
Bu davranış Pir'in ağırına gider.
Hz. Hüseyin bunun üzerine:
- Bre yezit! Bana su mu yok? der ve sağ topuğunu "Ya Allah!" diyerek toprağa vurur. Topraktan o anda 5 metre su fışkırır. Gardiyanın elindeki tesdi düşer kırılır. Bu keramet üzerine gardiyanın ödü patlar, geberir.
"Su destisi su yolunda kırılır." sözü buradan kalır.
Atasözlerimiz
Atasözlerimiz
Atasözlerimiz
"Kazdığın Kuyuya Kendin Düşersin."
Muaviye, Hz. Hasan'ı, kızı Eşe'yle bal tasında gönderdiği zehirle katlettikten sonra, Hz. Ali'ye çeşitli tuzaklar kurarak onu da yok etmeye çalışmıştır. Bu tuzaklardan birinde Hz. Ali'nin namaz kıldığı dam evinin girişine çukur kazdırmış, çukurun içine zehirli yılan atmış ve üstünü bir hasırla örterek toprakla farkedilemez hale getirmiştir. Planına göre Hz. Ali namaza gelirken bu hasıra basarak çukura düşecek, yılanlar tarafından sokulacak ve tuttuğu cellat da o anda yetişerek süngüsüyle mübareği katledecektir. Ancak o sabah Hz. Ali, kazların önünü kesip gagalarıyla eteğinden çekiştirip çırpınmalarında bir iş olduğunu düşünerek dam evine gitmemiştir.
Bundan habersiz olan cellat namaz vakti, görevini yapmak üzere çukurun başına geldiğinde hazırladığı tuzağa kendisi düşüp gebermiştir.
Kazdığın çukura kendin düşersin sözü burdan kalmıştır.
KAYNAK: ZÖHRE ANA.
(Yazdığım her iki atasözünün açıklamalarını Zöhre Ana'mızın sohbetlerinde dinlediklerimden aklımda kalanı kadarıyla aktarmaya çalıştım.)
Muaviye, Hz. Hasan'ı, kızı Eşe'yle bal tasında gönderdiği zehirle katlettikten sonra, Hz. Ali'ye çeşitli tuzaklar kurarak onu da yok etmeye çalışmıştır. Bu tuzaklardan birinde Hz. Ali'nin namaz kıldığı dam evinin girişine çukur kazdırmış, çukurun içine zehirli yılan atmış ve üstünü bir hasırla örterek toprakla farkedilemez hale getirmiştir. Planına göre Hz. Ali namaza gelirken bu hasıra basarak çukura düşecek, yılanlar tarafından sokulacak ve tuttuğu cellat da o anda yetişerek süngüsüyle mübareği katledecektir. Ancak o sabah Hz. Ali, kazların önünü kesip gagalarıyla eteğinden çekiştirip çırpınmalarında bir iş olduğunu düşünerek dam evine gitmemiştir.
Bundan habersiz olan cellat namaz vakti, görevini yapmak üzere çukurun başına geldiğinde hazırladığı tuzağa kendisi düşüp gebermiştir.
Kazdığın çukura kendin düşersin sözü burdan kalmıştır.
KAYNAK: ZÖHRE ANA.
(Yazdığım her iki atasözünün açıklamalarını Zöhre Ana'mızın sohbetlerinde dinlediklerimden aklımda kalanı kadarıyla aktarmaya çalıştım.)
"İlim Çin'de de olsa gidip alınız."- Hz. Ali.
"İlimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır."- Hacı Bektaşi Veli.
"Hayatta en hakiki mürşit ilimdir." -Atatürk.
Söz bir, söyleyen bir.
Son Düzenleme: 10/05/2008, 11:04, Düzenleyen: Dogan.
Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi