''Annem 12 Eylül'den sonra çarşafa girdi''
Son olarak senaryosunu yazıp başrolünü oynadığı Vavien filmiyle gündeme gelen aktör Engin Günaydın, Bir+Bir dergisinden Yücel Göktürk'e verdiği röportajda hakkında bilinmeyen bir gerçeği açıkladı. "Annem benim gerçek dilim" diyen ve annesine düşkünlüğünü her fırsatta dile getiren Günaydın, annesinin nasıl çarşafa girdiğini anlattı.
"ANNEM VE ÜÇ YENGEM ÇARŞAFA GİRDİ"
"1985-86 yıllarında Erbaa'ya çarşaflı gruplar geldi. Ben ortaokuldaydım. Mahalle mahalle dolaşıyorlardı, bizimkileri de korkutmuşlar cennet cehennem diye. 'Çocuklarınıza böyle bakarsanız cehennemde cayır cayır yanarsınız' demişler. Bir gün bağırarak geldi annem 'sizin yüzünüzden yanacağım niye namaz kılmıyorsunuz oğlum'. Üç yengem ve annem çarşafa girdi. O dönem bütün Anadolu kapandı tahmin ediyorum. Sadece Erbaa'da olduğunu sanmıyorum." Günaydın, ailesindeki kadınların bu yaşananlardan önce başı açık olduğunu söylerken "Annemin dizine kadar saçları vardı. Kızılderili gibi bir kadın. Zaten düşünceleri de kızılderililere benziyor" şeklinde konuştu.
Annem 12 Eylül'den sonra çarşafa girdi
Annem 12 Eylül'den sonra çarşafa girdi
Annem 12 Eylül'den sonra çarşafa girdi
Kırküç yıl önce Annemgil siyah çarşaf giyerlerdi sünnilerde yediden yetmişe hepside modern güzel padesüler kafalarında da güzel eşarplar bağlı ayaklarında da mevsimine göre ayakkabılar vardı genç kızlarıda etekler güzel güzel bulüzler giyerlerdi.
Annemgil çarşıya alış verişe gittikleri zaman camdan bakarlar kızıl başlar gidiyor derlerdi evet her tarafları kapalı idi hele bir dedem vardıki hiç durmadan baskı yapardı sakın açık giymeyin derdi.
Annem çarşafın içerisinde bu kızıl başlar gidiyorlar lafını duymuş bir baktım ki ertesi gün Şampanya rengi pardesü giymiş ayağında her halde yaz günü idi açık ayakkabı vardı başındada Pardesüsüne uygun eşarp vardı çok şık olmuştu çokda güzel yakışmıştı hiç unutmam kapalı kızıl başlık bitti dedi.
devir değişti şimdide sıra kapalılarda şimdide biz onlara diyoruz yabancılar gidiyor diye.
Annemgil çarşıya alış verişe gittikleri zaman camdan bakarlar kızıl başlar gidiyor derlerdi evet her tarafları kapalı idi hele bir dedem vardıki hiç durmadan baskı yapardı sakın açık giymeyin derdi.
Annem çarşafın içerisinde bu kızıl başlar gidiyorlar lafını duymuş bir baktım ki ertesi gün Şampanya rengi pardesü giymiş ayağında her halde yaz günü idi açık ayakkabı vardı başındada Pardesüsüne uygun eşarp vardı çok şık olmuştu çokda güzel yakışmıştı hiç unutmam kapalı kızıl başlık bitti dedi.
devir değişti şimdide sıra kapalılarda şimdide biz onlara diyoruz yabancılar gidiyor diye.
Bir ismim Bektaş bir ismim Ali
Bir ismim Mustafa Kemal'im teni
Bozatlı Hızırdır vallaha Piri
Bir ismim Muhammet Mekkede yeri.
ZÖHRE ANA
Bir ismim Mustafa Kemal'im teni
Bozatlı Hızırdır vallaha Piri
Bir ismim Muhammet Mekkede yeri.
ZÖHRE ANA
Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi