You need to enable JavaScript to run this app.

Skip to main content

Aleviler nasıl bir anayasa istiyor

Aleviler nasıl bir anayasa istiyor

Administrator
Aleviler nasıl bir anayasa istiyor
Aleviler, çağdaş Atatürk ilkelerini öne çıkartan bir anayasa istiyor. ’Türk milleti aşure gibidir, tüm tatlar bir arada. Türk Milleti kavramını zihinlerden ve kanunlardan çıkartılmasını kabul etmeyiz’

TÜRKİYE siyasetinin her döneminde Alevi kitlesinin duruşu, siyasal ortamı etkili bir biçimde şekillendirdi. Aleviler üzerine yapılan tartışmalar, özellikle Türkiye siyasetinin şekilleneceği dönemlerde daha da alevlendi. Bugünlerde olduğu gibi... AKP anayasası içinkolları iyiden iyiye sıvayan hükümet, ’Anayasa Uzlaşma Komisyonu’ adı altında muhalefet partilerini bir yıldan fazladır masada tutmayı başardı. Hemen her toplumsal kesimin görüşünü almak iddiasıyla onlarca çalıştay, toplantı vs düzenledi. Alevileri temsil ettiği iddia edilen birkaç kuruluş da bu toplantılarda yer aldı. AKP, artık anayasada son noktayı koymak istiyor. Önce ’Mart sonuna kadar uzlaştık uzlaştık, olmadı kendi taslağımızı sunarız’ diyen Başbakan Tayyip Erdoğan, şimdi Nisan’a kadar uzatabileceklerinin işaretlerini veriyor. Sürecin bir ’AKP-BDP anayasası’na doğru ilerlediğini yine Erdoğan, ’Referandum için BDP ile ortak adım atabiliriz’ sözleriyle ortaya koydu.’Türk Milleti’ kavramının anayasadan çıkartılması ve ’özerklik’ iki tarafında olmazsa olmazları. Peki Aleviler bu sürece nasıl bakıyor. Yalnızca anayasa değil. ’Cumhuriyet dönemi ve Atatürk’, ’Dersim olayları ve Seyit Rıza tartışması’, ’Cemevlerindeki Atatürk resimleri’, ’Cemevlerininstatüsü’ ve ’Aleviler azınlıktır söylemleri’ de yanıt aranan sorular arasında.

Deniz Toprak ve Gamze Çınlar ’Söz Alevi Temsilcilerinde’ yazı dizisinde, hepimizin yanıtını merak ettiği bu soruları Alevi kuruluşlarının başkan ve yöneticilerine sordu.

Hacıbektaş Belediye Başkanı Ali Rıza Selmanpakoğlu, Alevi Dernekleri Federasyonu Başkanı Hüsniye Takmaz, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Kurucu Genel Başkanı Murtaza Demir, Şahkulu Sultan Dergâhı Yönetim Kurulu Başkanı Av. Mehmet Tural, Karacaahmet Dergâhı Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Ercan, Alevi Kültür Dernekleri Genel Merkez Yöneticisi ve Mersin Tahtacılar Derneği Kurucu Genel Başkanı Mehmet Şahin ve Bektaşi Babası Av. Şakir Keçeli, o soruları yanıtladı.

'Etnik ayrımcılığı körükler'

Hacıbektaş Belediyesi Başkanı Ali Rıza Selmanpakoğlu:

Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun yeni anayasada vatandaşlık tanımını değiştirerek Türk vatandaşlığı tanımının kaldırılması AKP ve BDP tarafından destekleniyor görülse de gerçekleştirileceğini sanmıyorum. Başta CHP olmak üzere muhalefet partilerinin, sivil toplum kuruluşlarının bu değişikliği kabul etmesi mümkün değildir. Değişiklik, Ulusal birlik ve beraberliğin harcını gevşetir, böyle bir değişiklik eyalet sistemine geçiş için çalışanları yüreklendirir, Türkiye’de etnik ayrımcılığı körükler, özerklik ve bağımsızlık yanlılarının isteklerine yeşil ışık yakar.

Devletimizin adı Türkiye Cumhuriyeti devletidir. Dili Türkçedir, ulusu, Türk Ulusudur, yapısı üniter devlet yapısıdır. Bu esasları kapsayan bir bütünü oluşturan vatandaşlık kavramının adı Türk vatandaşlığıdır. Hiçbir ayrımcılığa fırsat vermeyen ulusumuzun adı ise Türk Ulusudur (Türk Milletidir).

Emperyalist ülkeler Servi hortlatmak, Türkiye’nin Osmanlı dönemine dönüşümü için ideolojik ve ekonomik baskı ve isteklerinden vazgeçmediklerini açıkça ortaya koymaktadırlar. Bu tuzaklara düşmemek gerekir. Aleviler çağdaş Atatürk ilkelerini öne çıkartan bir anayasayı isterken, zorunlu din derslerinin kaldırılmasını, cem evlerinin ibadet yeri olarak kabul edilmesini, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Atatürk döneminde olduğu gibi organizeyi yapıp fetva kurumu olmaktan çıkartılmasını öncelikli olarak istemektedir.

'Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığı olabilir'

Alevi Dernekleri Federasyonu Başkanı Hüsniye Takmaz:

Anayasanın içeriği ne olursa olsun, zihniyet çok önemli. Mevcut olan yapıda Türkiye Cumhuriyeti'nin adı laik, demokratik bir hukuk devleti ama o hukuk ve laiklik konusunun işlemediğini görüyoruz. Gerçek anlamda laik, demokratik bir hukuk yapısını o anayasanın içerisine otutmazsanız şu anda var olduğu gibi hiçbir hukuk kurumunu işletemezsiniz. Zihinlerdeki anayasayı bitirmek için insanların eğitilmesi gerekiyor. Din özgürleşme amacıyla değil de, baskı unsuru olarak kullanılırsa anayasadaki çalışmaların bir önemi kalmayacaktır. Bu, insanların köleleştirildiği bir Türkiye'ye dönüşecektir. Bizim Federasyonumuza bağlı olan derneklerimizde ve vakıflarımızda kendini etnik olarak Kürt gören yurttaşlarımız da var, Türk gören de. Alevi bakış açısı '72 millete bir nazarla bakar'. Ama eğer Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde yaşıyorsa insanlar, Türkiye Cumhuriyeti'nin Kürt kökenli vatadanşları olmaları çok normal.

'AKP Anayasasına rıza göstermek mi; aman Tanrım!'

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Kurucu Genel Başkanı Murtaza Demir:

Her bir yanı ekonomik ve siyasi işgal altına girmiş ülkem, ’güçler ayrılığı’ ilkesinden dahi rahatsız olan ilkel bir zihniyet tarafından yönetiliyor. Böyle bir zihniyetin ’özgürlükçü Anayasa yapıyoruz’ yalanlarına inanmamız bekleniyorsa, bunu aklımıza hakaret sayarız. Bu nedenle ’Yeni Anayasa’ lakırdılarını dikkate almak, tartışmak istemem. Böylesi tartışmalar, yeni Osmanlıcı, BOB’çu, alt yüklenici devşirmelere meşruiyet kazandıracak ve onları cesaretlendirecektir.

Bu yüzden tartışmak ve cesaret vermek yerine; kamuoyuna, Ana Muhalefet Partisi CHP’ye ve muhalefetin tümüne şunu öneririm: Anayasa çalışmalarını boykot edin; meydanlara inin ve bu taşeronların gerçek yüzünü, tahribatlarını, savaş tehdidini, ABD- İsrail menfaatlerinin jandarmalığı görevini üstlenen AKP’yi teşhir edin!

'Erdoğan'ın 'başkanlık' anayasası'

Şahkulu Sultan Külliyesi Başkanı Av. Mehmet Tural:

Bu komisyonun pozisyonu itibariyle bir anayasa hazırlayabileceği kanısında değilim. Çalışma kurallarını düzenleyen çalışma taslağında 4 siyasi partinin mutabık kaldığı konularda anlaşmaya varılacağı kararı var ve bunların birçok konuda mutabık kalması hayali olur. Çünkü Tayyip Erdoğan devleti, kendisinin devlet başkanı olması varsayımına göre dizayn etmeye çalışıyor. Yargıyla ilgili verdikleri son teklif de bunun çok açık bir göstergesi. Ancak Türk toplumunun şuna hazır olması lazım; AKP sonuç itibarıyla kendi taslağını önümüze koyacaktır. Buna karşı şimdiden nasıl bir duruş sergileyeceğimiz konusunda bütün demokrasi, insan hakları ve özgürlüklerine inanan sivil toplum örgütlerinin ve medyanın düşünmesi gerekir. Cumhuriyetin temel taşları yerinden söküldü ve o taşlar şimdi başka bir amaca yönelik döşenmeye başlandı. Tayyip Erdoğan kendi çizgisi yönündeki değişimin temel taşlarını döşüyor. O anayasanın meclisten geçmemesi için çok iyi planlayıp konuşmamız lazım. Varsayalım ki, meclisten 3-5 milletvekili transferi ile geçti, referandum aşamasında bütün muhalif grupların bu anayasanın karşısına dikilmesi lazım. Alevi örgütleri olarak şimdiden buna nasıl karşı çıkacağımız konusunda görüşmelerimiz ve çalışmalarımız var.

'Türk milleti'nin kaldırılmasına karşıyız'

Karacaahmet Sultan Dergahı Başkanı Muharrem Ercan:

Bizim bu konudaki tavrımız nettir. Karacaahmet Sultan Dergâhı Yönetim Kurulu Başkanı ve bir Alevi dedesi olarak söylüyorum; anayasadan ’Türk milleti’ ve ’Türk vatandaşlığı’ tanımının kaldırılmasına karşıyız. Bu coğrafyada Türkleriydi, Kürtleriydi, Boşnaklarıydı, Lazlarıydı, Arnavutlarıydı vs. bunların hepsi birdi de son on yılda ne oldu da herkes ’Türk milleti’ sözünden kaçınmaya başladı? Öncelikle 'millet' demek bütün unsurların birleştiği yerdir. Yani millet bir mozaiktir tüm parçaların bir araya gelmesiyle bütün olur. Ya da Türk milleti için aşure gibi diyebiliriz, tüm tatlar bir arada olduğunda asıl lezzet, asıl güzellik ortaya çıkar. Özetle Türk milleti kavramını zihinlerden ve kanunlardan çıkartmak çözüm değildir.

'Değişmesini dayatan emperyalizm'

Alevi Kültür Dernekleri Genel Merkez Yöneticisi ve Mersin Tahtacılar Derneği Kurucu Genel Başkanı Mehmet Şahin:

Öncelikle Anayasa Uzlaşma komisyonunun ve bu meclisin yeni bir anayasa yapma yetkisi ve iradesinin olmadığını, birçok maddesi zaten değiştirilmiş 1982 anayasasının diğer maddelerini değiştirmenin yeni bir anayasa yapmak olmadığını belirtmeliyim.1982 anayasasından yetki alan ve bu anayasaya sadakat, şeref ve namus yemini eden milletvekillerimiz yeminleriyle çelişerek demokratik bir anayasa yapamazlar. Yapılmaya çalışılan AKP’nin son anayasa referandumunda 'yetmez ama evet'çilerin desteğiyle milletin gözünü boyayarak, kandırarak değiştirdiği anayasaya maddelerinden tatmin olmayarak ileri demokrasi kılıfıyla gerici AKP anayasasını oluşturmaktır. Bu bağlamda meşruiyeti olmayan yeni bir anayasa oluşturulmasına olumlu bakmadığımdan mevcut anayasadan ’Türk Milleti’ ve ’Türk Vatandaşlığı’ tanımının kaldırılması Mustafa Kemal Atatürk’ün ’Türkiye Cumhuriyetini kuran millete Türk Milleti denir’ söylemiyle ifadesini bulan milletimizin var oluş temel ilkesine aykırıdır. Bu kavramın değiştirilmesini dayatan anlayışın milletimizin etnik yönden bölünmesini istediği açıktır. Sosyolojik olarak milletimizi farklı etnik kökenlere mensup yurttaşlarımızı mozaik olarak göstermeye çalışan ABD-AB emperyalizmi, Almanya, Fransa, İngiltere gibi devletlerin farklı etnik kökenden gelen vatandaşları kendilerini Alman, Fransız ve İngiliz olarak görmesini görmezden gelmektedir.

'Özgürlükçü, eşitlikçi anayasa istiyoruz'

Baktaşi Babası Av. Şakir Keçeli:

17 yy. sonlarına kadar Anadolu ve Balkanlarda yaşayan kırsal nüfusun yüzde sekseni Alevi-Bektaşi’dir. Cumhuriyet tüm Türkiye halkı tarafından kurulmuştur. Cumhuriyete de en çok katkıyı hiç kuşkusuz Aleviler yapmıştır. Bunun en önemli kanıtlarından biri Mustafa Kemal’in Hacı Bektaş Veli Dergâhını ziyaretidir. Anayasa tartışmasına baktığımız zaman Cumhuriyetin kuruluş belgesi olan anayasanın değiştirilmez ilk dört maddesine dokunmak atalarımıza ihanettir. Bütün dünya yüzyıllardır bu coğrafyada yaşayan halka Türk diyor, şimdi bu adı değiştirmeye kalmak saçmalıktan başka bir şey değildir. Aleviler özgürlükçü, eşitlikçi ve dayanışmacı bir anayasa istiyor.

Hazırlayan: Deniz Toprak-Gamze Çınlar (AYDINLIK GAZETESİ)

Odatv.com

İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Pir Zöhre Ana Forum sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.K'nın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur. Sitemiz hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim bağlantısından bize ulaşıldıktan en geç 3 (üç) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmenlikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.