Pir Zöhre Ana Forum

Tam Versiyon: ''mustafa'' filminden yorumlar...
Şu anda arşiv modunu görüntülemektesiniz. Tam versiyonu görüntülemek için buraya tıklayınız.
Sayfalar: 1 2
Ben henüz ''MUSTAFA''filmini izleme fırsatı bulamadım ama bir arkadaşımın yorumunu sizlerle paylaşmak istedim...

[COLOR=#8b0000]''Filimden sonra bende tuhaf duygular oluştu. Halbuki ben daha önce öğrendiklerimi pekiştirecek beni daha bir bağlıyacak bir şeyler bekliyordum.

[COLOR=#8b0000]Acaba izlediğim sıradan bireysel bir Mustafamı, Yoksa o yoksul ülkesinin küllerinden insanıyla beraber yepyeni bir dünya ulusu yaratan MUSTAFA KEMAK ATATÜRK' mü izledim anlıyamadım.

[COLOR=#8b0000]Şayet ikincisini izlediysem demek bana bu güne kadar yanlış anlatmışlar, yanlış öğretmişler.

[COLOR=#8b0000]Yanılmıyor birincisinin düşüncesindeysem, birileri gercek Mustafanın gercek duruşunu ve gerceğinin yeni nesillere aktarılmasından oldukca rahatsızlar bunu çarptırmak istiyorlar.

[COLOR=#8b0000]Şunu kesinlikle biliyorum'ki, o yüce ATATÜRK çocukluğundan ölümüne hatta bu güne kadar ne yaptı ise ne başardı ise bu milletle ve onun birliktelik bilinciyle yaptı ve başardı. Asla bireysel olmadı,asla belli bir tabakanın temsilcisi olmadı.

[COLOR=#8b0000]Hiç kimse onun ve ekibinin başarılarını bu milletin birliğini sağlayışını ( DİKTATÖR) gibi gösteremez çarptırtamaz. Bu filmi bu şekliyle yapanları ve destek olanları kınıyorum.''
Yazıklar olsun diyorum...onun kurduğu Cumhuriyet sayesinde onun temellerini attığı üniversitelerden mezun olan Can Dündar... Ey gafil Can Dündar..
Nasıl kıydında onu diktatör, içkici vb .gibi vasıfları üzerinde taşıyan biri gibi işleyip bu filminde lanse edebildin....
O, Atatürk ki seni ümmet olmaktan kurtarıp halk olmanı ve seçme seçilme hakkını sana verdi...
Ey utanmaz,arlanmaz gafil sen kimlere hizmet ediyorsun...yazıklar olsun yazıklar olsun diyorum..
Üzgünüm, çok hemde çok üzgünüm.. Ve onları kınıyorum...
Can Dündar'la ilgili bana gelen bir maili sizlerle paylaşmak istiyoum.

' yazdı:Böyle bir filmde Atatürk için önde gelen algılama zaafları değil, eserleri olmalıydı.
Önce Can Dündar’ın kimliğini hatırlatalım.
Babası MİT görevlisi, kendisinin ne olduğu ise meçhul.
Dündar bir gün devrimcidir, öbür gün AB taraftarı. Bir gün İslamcıları ve PKK’yı bile kucaklayan sözde özgürlükçüdür, öbür gün Kemalist. Bir gün masa başı belgesellerini finanse eden şirketlerin sözcüsüdür, ertesi gün özel girişim düşmanı. Bir gün ÖDP’lidir, ertesi gün Ecevitçi, yani kısacası ne olduğu belli olmayan bir meçhul adamdır.
Dündar bu belgesel filmde güya insan Mustafa Kemal’i anlatıyor, ama gerçek bu değil.
İnsani boyut sadece kamuflaj, yani kılıftır.
Gerçekte yapılan psikolojik bir operasyondur.
Önce filmde gizlenerek verilen ince mesajlara bakalım:
1) Atatürk’ün kendi sözleriyle güya Kürtlere özerklik verilmesi fikrinde olduğu ortaya konuyor.
2) Atatürk’ün, cahillerin seviyesine inmem diyerek halkı güya aşağıladığı mesajını veriyor.
3) Kendi heykellerini diktiren bir diktatör olduğu imajı bilinçaltına pompalanıyor.
4) Atatürk için günde bir büyük rakı ve üç paket sigara içiyordu denilerek dolaylı olarak adeta içki düşkünü ayyaş portresi çiziliyor.
5) Atatürk için çevresinde kimse kalmamıştı ve yalnız öldü denilerek kişiliğiyle ilgili
şüpheler uyandırılmaya çalışılıyor.
6) Atatürk’ün manevi oğlu için gerçek oğluydu havası verilerek gayrimeşru ilişkileri
ve de çocuğu olduğu imaları yapılıyor.
7)Din konusunda da iki Mustafa görülüyor filmde,
Meclis’i cuma günü dualarla açan Mustafa Hilafeti ve saltanatı kurtarmak için yola çıktığını söyleyen Mustafa
Ama ileride dinden-imandan çok uzak bir Mustafa Hocası Kaymak Hafız’dan yediği dayağın “rövanş”ını hilafeti kaldırarak alan bir Mustafa O kadar ki iktidarı gökten yere indiren hilafeti baş belası olarak niteleyen her türlü melanetin başı olarak dini gören bir Mustafa Ateist bir yaklaşımla ders kitapları için notlar alan ilahi güç yerine en büyük güç tabiatın kendisidir diyen bir Mustafa
Bu “Mustafa”yı da Anıtkabir’i ziyaret etmeyenler “Biz dememiş miydik?” diyerek sevecekler ve sevinecekler
Öyle sanıyorum ki herkes işine gelen Mustafa’yı çekip çıkaracak bu filmden
Can Dündar, “Sarı Zeybek” filmine de, daha ilk tümcesinde “Koca bir imparatorluğu yıkan adam ..” diyerek, yani gerçekte “övgü altında yergi” yaparak başlamıştı. Sanki Osmanlı devletini Atatürk yıkmış gibi gerçeklere taban tabana zıt olan, ama Atatürk’ün gerçekleştirdiği Türk demokrasi devrimine düşman iç ve dış sömürgenlerden aferin almasını sağlayacak bir imada bulunmuştu.
Yeni filmi için kendisinin “Belgeselde, toprağını kaybetmiş ve bunun derin acısını yaşayan, kendisine yeni bir yurt kurmaya çalışan, nitekim bu konuda başarılı olan bir çocuğun öyküsü” diyen sözlerini, Misak-ı Milli’yi, sosyolojik, tarihsel, kültürel temelleri olan bir “Türk yurdu” değil de, ‘Selanik’in yitirilmesine karşı yapay olarak oluşturulan bir yurt’ gibi sunmaya yönelik, gerçekleri tepe-takla eden, ama bunu da yine ürkekçe yapan bir çaba sayabiliriz.
Bu yaklaşımla Atatürk filmleri hazırlayıp yayınlamak, gerçekten büyük sorumsuzluk sayılmalıdır: Tarihe karşı, Türk ulusuna karşı ve yalnız Türk ulusunun değil, tüm insanlığın övünç kaynağı bir büyük düşünür-öndere karşı sorumsuzluk.
Bu filmin kasıtlı ve maksatlı bir çalışma olduğu filmin 2. yarısında apaçık görülmektedir...Atatürkün detaylı tarihi bir kenara bırakılıp belirli yerler hiç açıklanmadan cımbızla çekilip anlatılmıştır...
Bu film; anti kemalist yapıda olan ve anti kemalist düşünce ve yapıların amaçlarına hizmet etmektedir.Bu filmin zamanlamasına dikkatiniz çekmek isterim...!?
Artık duyarlı olmak zamanıdır... Bu belgesel “Atatürk’ü Türk halkının gözünde küçük düşürme çabasının” son ürünüdür...
Cumhuriyetimize sahip çıkalım
Saygılarımla



Can Dündar kimlerin istekleri doğrultusunda bu filmi çektiniz acaba.?
Birçok insanın farkettiği gibi filmin asıl niyeti belli; İnsanlara, diktatör, ataist, kürt federasyonunu kurmayı düşünen, içki ve şehvet düşkünü, mutsuz bir Atatürk yerleştirmeye calışılmış. Her ne kadar onu hatırlamak maksadıyla yaptık kılıfına sokmaya çalışılsa da niyetin ne olduğu ortada.
Can Dündar'ı ve sponsor olan Sabancı,Ntv,Komedya'yı ve bütün destekçilerini şiddetle kınıyorum...
Arkadaşlar bu filme gitmeyin...

Atamızı sıradanlaştıran zihniyete ortak olmayın..

Para kazandırmayın...
Atamızı alkol bağımlısı,gece hayatına düşkün,çapkın,diktatör olarak ele alan bir flim malesef.İzlerken dişlerimi kaç defa sıktım hatırlamıyorum.Can Dündar denen o insan müsvettesi resmen Atamızı büsbütün kötü biri olarak lanse edip bunun sonucunda da ben belgesel yaptım gidip izleyin demekten kendini alıkoyamıyor.Daha yazılacak o kadar şey var ama sizler tahmin edebiliyorsunuzdur....
Mustafa'ya gittim...

Sarhoş.

Kafayı bulunca ağlayan...

Hoyrat.

Soğuk.

Kalpsiz.

Çevresine eziyet eden...

İtiraz edeni asan...

Arkadaşlarını satan...

Goygoycuların dolduruşuna gelen...

Milletten bihaber.

Hatta milleti küçümseyen...

Alay eden.

Hesabını kitabını bilmeyen...

Batı hayranı.

Sefa düşkünü.

O balo senin...

Bu balo benim, gezen.

Zampara.

Cephede bile karı-kız düşünen...

Savaşmadığı için sıkılan...

Ordu varken, çete kurmaya kalkan...

Devrimleri intikam için yapan...

Dinsiz.

Kendi heykellerini diktiren...

Megaloman.

Bencil.

Günde 3 paket sigara içen.

Usul usul intihar eden...

Psikolojik bunalımda...

Yalnız.

Çaresiz.

Basiretsiz.

Zavallı bir adam.

*

Mustafa’daki Mustafa bu.

*

Anafartalar 1 saniye.

İşgal 2 saniye.

Tası tarağı toplayıp kaçmak için, sığır sürüsünün çıkardığı toz bulutundan bile tırsan... Sığır sürüsüyle düşman ordusunu ayırt etmekten aciz biri... Başkomutanlık meydan muharebesi desen... Taktiğini falan başkasından araklamış zaten.

*

Hak edilmiş bence Oscar...

En azından Nobel.

Yılmaz Özdil daha güzel özetlememişmi sizce
Vallahi henüz gitmedim ancak Mehmet Ali Birand öyle övdü ki öyle bir "güya gazeteci"nin övdüğü bir filme gitmekten birden vazgeçtim...
Sayfalar: 1 2