11/02/2017, 17:58
’İstanbul’da Harp Akademisinde bir subay. Henüz yirmi yaşında.’
Harp Akademisi yıllarında Mustafa Kemal, o devirdeki iç sıkıntılarının ve endişesini şöyle anlatmıştır:
Kendisini ne olduğunu pekiyi anlamadığı bir takım düşünce ve hislere kaptırmıştır. Küskündür. İsyanlıdır. Neye ve kime karşı? Niçin? Sorsanız bu sorulara pek cevap veremez. Bir gün arkadaşlarından biri sordu:
’Sen kalk borusunda bir türlü uyanmıyorsun. Nöbetçi subay karyolanı sarsmadıkça kalkmıyorsun. Neyin var senin?’
Genç subay Mustafa Kemal dedi ki:
’Yatağa girdikten sonra ben sizin gibi uykuya dalamıyorum. Gözlerim sabaha kadar açık. Tam uyuyacağın zaman kalk borusu çalınmak üzere."
Kaynak: Ahmet Gürel - Atatürk'ten Gençliğe Unutulmaz Anılar
Harp Akademisi yıllarında Mustafa Kemal, o devirdeki iç sıkıntılarının ve endişesini şöyle anlatmıştır:
Kendisini ne olduğunu pekiyi anlamadığı bir takım düşünce ve hislere kaptırmıştır. Küskündür. İsyanlıdır. Neye ve kime karşı? Niçin? Sorsanız bu sorulara pek cevap veremez. Bir gün arkadaşlarından biri sordu:
’Sen kalk borusunda bir türlü uyanmıyorsun. Nöbetçi subay karyolanı sarsmadıkça kalkmıyorsun. Neyin var senin?’
Genç subay Mustafa Kemal dedi ki:
’Yatağa girdikten sonra ben sizin gibi uykuya dalamıyorum. Gözlerim sabaha kadar açık. Tam uyuyacağın zaman kalk borusu çalınmak üzere."
Kaynak: Ahmet Gürel - Atatürk'ten Gençliğe Unutulmaz Anılar