10/01/2017, 23:42
Uzun bir yılı daha devirdik, geçtiğimiz yılın trendlerinde devrimsel yenilikler yoktu, bakalım bu yıl bizleri neler bekliyor?
Geçen yıl Flat Tasarım yerini Flat2.0’a mı bırakıyor sorusunun yanıtı ’evet’ olmadı doğrusu. Flat tasarım kavramı ise yerini daha ağırlıklı olarak Materyal Tasarım prensiplerine bıraktı dememiz mümkün.
Bu yıl için ise çok devrimsel değişiklikler olacağını söylemek çok mümkün değil, bu yılın trendlerinin son bir kaç yıldan farklı olacağını düşünmüyorum, bir süredir uzunca bir zaman boyunca flat ya da materyal tasarım unsurlarının ekranlarda kalacağını savunuyordum, fikrim çok da değişmedi. Şu an için hala basit ve minimalist tasarımlar en çok iş gören ve tercih edilenler.
Ayrıca tasarımlarda basitliğin yanı sıra önemli olan asıl konu fonksiyonellik. Estetik değerler, güzellik, renk gibi unsurlar yerini kullanılabilirliği yüksek, iş gören ve çalışan tasarımlara bırakıyor. Bu prensipler üzerinden inşa edilen projeler daha değerli oluyor.
Bu yıl arayüz tasarımı konusunda bizi bekleyen trendler neler bir göz gezdirelim.
Renkler
Öncelikle bu yıl için beklenen renk paletlerinde fazla bir değişiklik olmadığını belirtmek gerek. Flat tasarımlarda kullanılan nispeten sınırlı renk paletinin yerini daha geniş seçenekler sunan materyal paletlerin alması beklenebilir. Aslında bu durum bir süredir sıkıştığımızda başvurduğumuz bir seçenekti, şimdi biraz daha gün yüzüne çıktı denebilir.
Mikro Etkileşimler
Web siteleri üzerinde kullanıcıların gerçekleştirdiği aksiyon ve eylemleri mikro animasyonlar ile destekleyerek, kullanıcı tarafında tatmin ve olmuşluk duygusu uyandırmayı amaçlar. Modern arayüz tasarımında kullanıcı için geri bildirim sağlamak ve kaliteli bir UX sunmak önemli unsurlardır, mikro etkileşimler de bu görevi yerine getiren elementlerdir.
Daha Kalın Yazılar, Daha Kreatif Tipografi
Web arayüzlerinde bir süredir süre gelen tipografik gelişimler tüm hızıyla sürüyor. Farklı fontların kullanımının bir sorun olmaktan kurtulması, daha yaratıcı ve estetik olarak da keyifli işler ortaya çıkması için iyi bir zemin oluşturdu. Bu yıl da önceki yıl olduğu gibi daha zengin tipografik unsurlar ile karşılacağız. Özellikle retro unsurlar ile bezeli çalışmaların ekranlarımıza bu yıl daha sık düşeceğini sanıyorum.
Bu tip çalışmaların artık web siteleri için olmazsa olmaz unsurlardan biri olduğunu da söylemek mümkün.
Daha Az Menü Elemanı
Antoine de Saint Exupery’nin de dediği gibi tasarımlara ekleyecek şeyler değil, çıkaracak bir şey bulamadığınızda kusursuzluğa ulaşırsınız. Basitlik ve işlevselliğe doğru evrilen web sitelerinde artık daha az menü elemanı görmek mümkün, uzun çok maddeli menüler yerine, daha az sayıda ancak kategorize edilmiş, alt kırılımları olan menüler bu yılın bir başka trendi olmaya aday.
Bunun yanında yandan açılan ya da yapışkan, sayfa boyunca kullanıcıyı takip eden navigasyon unsurları da bu yılın favorileri arasında.
Daha Çok Kaydırma (Scroll)
Özellikle mobil platformlarda kullanıcıların kaydırma ile ilgili bir sorunları olmadığından, tek sayfalık uzun siteler popüler hale gelmişti. Bu masa üstü kullanıcıları için de hoş bir deneyimdi. Tatlı efektler ile aşağı doğru kayan bir sayfa üzerinde içeriklere ulaşabiliyordunuz. Bu yıl da bu trend sürecek, bunun ötesinde daha uzun ve daha çok kayan sayfa görmemiz de mümkün olacak.
Koyu Renk Siteler
Bu tam olarak bir trend mi, yoksa tercih mi bilinmez ama, bu yıl eskisine göre daha koyu ve karanlık siteler görmemiz olası. Beyaz ve aydınlık arayüzler yerlerini daha çok siyah veya siyaha yakın koyu gri sitelere bırakacak gibi görünüyor.
Gradyan Geri mi Dönüyor?
Instagram logosu ile ne kadar dalga geçilse de, yeni nesil tasarımlarda hafif renk geçişlerine doğru yeni bir eğilim var. Bu flat ve materyal tasarım prensiplerine aykırı gibi görünse de, mat renkler arasında hafif yorucu olmayan geçişler bir süredir tasarımcıların radarında. Bu yıl bu tip çalışmaları daha fazla görmemiz ve beklememiz olası. Ancak bu trendin web 2.0 zamanlarındaki görsel ışıldamaya dönüşeceğini en azından ben kişisel olarak beklemiyorum.
Bağımsız Layoutlar
Bu yıl içerisinde görmeyi bekleyeceğimiz bir başka yeni trend ise hazır ve kuralları bilinen layout setlerinin, kutulardan oluşan grid sistemlerinin yerine daha özgür tasarım alanları sunan serbest layoutlar. Tabi bu iş ön yüz geliştirme tarafındaki profesyonellerce nasıl karşılanacak bilinmez?
Toparlamak gerekirse, bu yıl da geçtiğimiz yılın üzerine koyacak devrimsel bir fark yaratacak trend beklemek akılcı değil. Bazı kaynaklar flat tasarım bitiyor, bitecek gibi yorumlar yapsa da bunun aksini iddia edecek argümanları ortaya koyamadıklarını gözlemledim. Ayrıca işlevselliği ve her türden ekranın dostu olması açısından flat tasarımın en azından bir süre daha yok olmayacağını düşünenlerdenim. Genel olarak bu yılın trendlerinde daha çok renk daha çok fotoğraf ve tipografi göreceğimizin altını çizebiliriz.
Hepinize bol renkli ve tasarım dolu bir yıl dilerim.
ÜSTAD HASAN YALÇIN
Kaynak Link : http://www.hasanyalcin.com/2017-web-tasarim-trendleri/
Geçen yıl Flat Tasarım yerini Flat2.0’a mı bırakıyor sorusunun yanıtı ’evet’ olmadı doğrusu. Flat tasarım kavramı ise yerini daha ağırlıklı olarak Materyal Tasarım prensiplerine bıraktı dememiz mümkün.
Bu yıl için ise çok devrimsel değişiklikler olacağını söylemek çok mümkün değil, bu yılın trendlerinin son bir kaç yıldan farklı olacağını düşünmüyorum, bir süredir uzunca bir zaman boyunca flat ya da materyal tasarım unsurlarının ekranlarda kalacağını savunuyordum, fikrim çok da değişmedi. Şu an için hala basit ve minimalist tasarımlar en çok iş gören ve tercih edilenler.
Ayrıca tasarımlarda basitliğin yanı sıra önemli olan asıl konu fonksiyonellik. Estetik değerler, güzellik, renk gibi unsurlar yerini kullanılabilirliği yüksek, iş gören ve çalışan tasarımlara bırakıyor. Bu prensipler üzerinden inşa edilen projeler daha değerli oluyor.
Bu yıl arayüz tasarımı konusunda bizi bekleyen trendler neler bir göz gezdirelim.
Renkler
Öncelikle bu yıl için beklenen renk paletlerinde fazla bir değişiklik olmadığını belirtmek gerek. Flat tasarımlarda kullanılan nispeten sınırlı renk paletinin yerini daha geniş seçenekler sunan materyal paletlerin alması beklenebilir. Aslında bu durum bir süredir sıkıştığımızda başvurduğumuz bir seçenekti, şimdi biraz daha gün yüzüne çıktı denebilir.
Mikro Etkileşimler
Web siteleri üzerinde kullanıcıların gerçekleştirdiği aksiyon ve eylemleri mikro animasyonlar ile destekleyerek, kullanıcı tarafında tatmin ve olmuşluk duygusu uyandırmayı amaçlar. Modern arayüz tasarımında kullanıcı için geri bildirim sağlamak ve kaliteli bir UX sunmak önemli unsurlardır, mikro etkileşimler de bu görevi yerine getiren elementlerdir.
Daha Kalın Yazılar, Daha Kreatif Tipografi
Web arayüzlerinde bir süredir süre gelen tipografik gelişimler tüm hızıyla sürüyor. Farklı fontların kullanımının bir sorun olmaktan kurtulması, daha yaratıcı ve estetik olarak da keyifli işler ortaya çıkması için iyi bir zemin oluşturdu. Bu yıl da önceki yıl olduğu gibi daha zengin tipografik unsurlar ile karşılacağız. Özellikle retro unsurlar ile bezeli çalışmaların ekranlarımıza bu yıl daha sık düşeceğini sanıyorum.
Bu tip çalışmaların artık web siteleri için olmazsa olmaz unsurlardan biri olduğunu da söylemek mümkün.
Daha Az Menü Elemanı
Antoine de Saint Exupery’nin de dediği gibi tasarımlara ekleyecek şeyler değil, çıkaracak bir şey bulamadığınızda kusursuzluğa ulaşırsınız. Basitlik ve işlevselliğe doğru evrilen web sitelerinde artık daha az menü elemanı görmek mümkün, uzun çok maddeli menüler yerine, daha az sayıda ancak kategorize edilmiş, alt kırılımları olan menüler bu yılın bir başka trendi olmaya aday.
Bunun yanında yandan açılan ya da yapışkan, sayfa boyunca kullanıcıyı takip eden navigasyon unsurları da bu yılın favorileri arasında.
Daha Çok Kaydırma (Scroll)
Özellikle mobil platformlarda kullanıcıların kaydırma ile ilgili bir sorunları olmadığından, tek sayfalık uzun siteler popüler hale gelmişti. Bu masa üstü kullanıcıları için de hoş bir deneyimdi. Tatlı efektler ile aşağı doğru kayan bir sayfa üzerinde içeriklere ulaşabiliyordunuz. Bu yıl da bu trend sürecek, bunun ötesinde daha uzun ve daha çok kayan sayfa görmemiz de mümkün olacak.
Koyu Renk Siteler
Bu tam olarak bir trend mi, yoksa tercih mi bilinmez ama, bu yıl eskisine göre daha koyu ve karanlık siteler görmemiz olası. Beyaz ve aydınlık arayüzler yerlerini daha çok siyah veya siyaha yakın koyu gri sitelere bırakacak gibi görünüyor.
Gradyan Geri mi Dönüyor?
Instagram logosu ile ne kadar dalga geçilse de, yeni nesil tasarımlarda hafif renk geçişlerine doğru yeni bir eğilim var. Bu flat ve materyal tasarım prensiplerine aykırı gibi görünse de, mat renkler arasında hafif yorucu olmayan geçişler bir süredir tasarımcıların radarında. Bu yıl bu tip çalışmaları daha fazla görmemiz ve beklememiz olası. Ancak bu trendin web 2.0 zamanlarındaki görsel ışıldamaya dönüşeceğini en azından ben kişisel olarak beklemiyorum.
Bağımsız Layoutlar
Bu yıl içerisinde görmeyi bekleyeceğimiz bir başka yeni trend ise hazır ve kuralları bilinen layout setlerinin, kutulardan oluşan grid sistemlerinin yerine daha özgür tasarım alanları sunan serbest layoutlar. Tabi bu iş ön yüz geliştirme tarafındaki profesyonellerce nasıl karşılanacak bilinmez?
Toparlamak gerekirse, bu yıl da geçtiğimiz yılın üzerine koyacak devrimsel bir fark yaratacak trend beklemek akılcı değil. Bazı kaynaklar flat tasarım bitiyor, bitecek gibi yorumlar yapsa da bunun aksini iddia edecek argümanları ortaya koyamadıklarını gözlemledim. Ayrıca işlevselliği ve her türden ekranın dostu olması açısından flat tasarımın en azından bir süre daha yok olmayacağını düşünenlerdenim. Genel olarak bu yılın trendlerinde daha çok renk daha çok fotoğraf ve tipografi göreceğimizin altını çizebiliriz.
Hepinize bol renkli ve tasarım dolu bir yıl dilerim.
ÜSTAD HASAN YALÇIN
Kaynak Link : http://www.hasanyalcin.com/2017-web-tasarim-trendleri/