Pir Zöhre Ana Forum

Tam Versiyon: Yörelerimiz ve Yerel Konuşma Şivesi .
Şu anda arşiv modunu görüntülemektesiniz. Tam versiyonu görüntülemek için buraya tıklayınız.
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12
SuLTann [INDENT] Malatya şivesinden birkaç örnek Smile

Gadaların alam : Sana gelen felaket beni bulsun anlamındadır

Saçın teneşirlere döküle : Kızdığı kişiye beddua etmek, kötü haberlerini almak anlamındadır

Höykem (hökem) kalktı : Çok duygulanmak, ağlamaklı olmak anlamındadır..

Kaynak : BEN Big Grin

.............................................................................................................................................

[/INDENT]





] MALATYA İSMİ NEREDEN GELİYOR?


Hititler döneminde buranın adı "Meliddu"dur. Halk tarafından Malatya olarak değiştirilmiştir


Kaynak : BEN hıh

...........................................................................................................
SuLTann yazdı:Malatya şivesinden birkaç örnek Smile

Gadaların alam : Sana gelen felaket beni bulsun anlamındadır

Saçın teneşirlere döküle : Kızdığı kişiye beddua etmek, kötü haberlerini almak anlamındadır

Höykem (hökem) kalktı : Çok duygulanmak, ağlamaklı olmak anlamındadır..

Kaynak : BEN Big Grin



.....................................................................................................................................

] MALATYA İSMİ NEREDEN GELİYOR?


Hititler döneminde buranın adı "Meliddu"dur. Halk tarafından Malatya olarak değiştirilmiştir


Kaynak : BEN hıh

[INDENT]


[B]Malatya Şehrinin İsmi Nereden Gelir ?
[/B]

Malatya sözcüğü Hititçe Maldiya’dan gelir. Asurlular ve Urartular buraya Milidya, Melid, Melidi, Meliddi, Romalılar Melita, Metine demiş. Araplar islâm fo*netiğine uygun olarak Malatiyye’yi ya*kıştırmış. Türkler de bunu Malatya yap*mıştır.




Maldiya hitit dilinde «Boğa ayağı şehri» anlamına gelir. Hitit inanışına göre Hititler’in kanatlı kutsal boğası gökyüzü*ne uçarken burada yere İner. Ayak izi*nin bulunduğu yere bir şehir kurulur ve Maldiya denir. Maldiya’da hitit krallarıyla ileri gelen kişilerin heykel ve ka*bartmalarla süslü sarayları vardı. Bugün burası Aslantepe adıyla bilinen bir yer*leşme yeridir. Sonradan savaşlar sıra*sında Maldiya yakılıp yıkılmış, şehir hal*kı da eski Malatya’nın olduğu yere göç*müş.


Boga yerıne malatyalı düşerse: Smile)


hıç kimse beyini götürmüyor

Kaynak : BEN Big Grin

[/INDENT]
Malatya dolaylarında çokça kullanılan yöresel kelimelerden biri de '' tavatır '' dır..

TAVATIR : Çok iyi, harika , mükemmel anlamlarında kullanılır..

Örnek : [BZöhreanaforum.com[/B] 'da aradığım her şeyi bulabiliyorum..Yani tavatır güzel bir site Big Grin:ok:
Konya Şivesi ve Yöresi'nde sıkça kullanılan kelimeler .

Smile)

DEYİMLER
-Sıtkım sıyrıldı : Tiksindim
-Laf avurtlamak : Laf karıştırmak
-Zavalına dikil emi(beddua)
-Hışımına dikli gal: Kötülük yapıp namaz kılanlar için kullanılır.
-Odunğ ocağın kör gapanlı galsın(beddua)

HİTAPLAR
-Davlara gal ay laf : Hoşa gitmeyen bir şey duyulduğu zaman kullanılır(dedikoduya karşı)
-Mezedlere galasıca
-Donuzöllün körü
-Oy başa dağ döğrülmeye gari
-Nörüsünüz laaa nolduguz olum hadi gagın loo
-Gı Haççe nörün gı?
-Ana gavurun sipasina
-Vah diyvirdim guzum guzum
-Üh ülen
-vaahh dimişsiim
-Bi geliver hele
-Ana maşallah sipa nin dadına gııı
-viley yavrım noşgorüyunüz
-bak gari şona
-Şisti geberisecene
-naha ettiğin edecen iş ellere galsın başına türlüşler gelsin
-Ellere galasica
-Gara gelinler ol inşallah
-Gıvradı gine
-hele matcalıya bak hele
-Matçalının dölü
-vurgunu yingelesice
-Giz assa bi segidiver gel hele
-Adın ellere gala
-yahu nerdesiniz geliyoruz gidiyoruz size bulamıyrıh amma gapı gezerimişsiniz arhadaş yavSmile ayağınızı gırın da bi evinizde oturun
-Naa Işallah gidişn olsunda gelişn olmasn imiii
-Elinde başlı galsın...Boyun devrilsin
-Zukkum iç
-devrece dönesice : işlerin ters gitsin

ÜNLEMLER
-Vili
-Aluuuf



KELİMELER
Alettirik: Elektrik
Kiyat: Kağıt
Garannık: Karanlık
Aba :Abla
Accık :Azıcık.
Böcü :Böcek
Bülüç Tongueiliç.
Güccük :Küçük
Gicişmek: Kaşınmak
Hökele :Ukala
Zimbit :Zifiri karanlık.
Temel: Bahçe Duvarı
Haranı: kazan
Hazaar: galiba
Gumpir: Patates
Duz: Tuz
Pantul: Pantolon
Mezer: Mezar
Ezen: Ezan
Döşşek: Yatak
Terezi: Terazi

Zıttına gitmek: hoşlanmamak
Şebit: Yufka ekmek
Balcan, badılcan: Patlıcan
Tefder: Defter
Mıh: Çivi
Sandelle: Sandalye
Bışgı: Testere
Motur: Traktör
Gade: Bardak
Acep: Acaba
Depik: Tekme
Zağar: Yaramaz
Yuka: İnce
Zibil: Çok fazla
Zoba: Soba
Zerhoş: Sarhoş
Bıdırdamak: Konuşup durmak
Cırmalamak: Tırmalamak
Cırcır: Fermuar
Cazı: Cadı
Cıbartmak: morartmak
Dinelmek: Ayakta durmak
Gakılı: Bir sürü, çok
Hayat: Avlu
Iscak: Sıcak
İkrah etmek: Tiksinmek
Kösülmek: Yenilmek
Laylon: Naylon
Okumak: Davet etmek
Peşkir: Havlu
Piskevit, püsküğüt: Bisküvi
Seğirtmek: Koşmak
Tehne: Tenha
Tığteber: Bomboş
Velesbit,belesbit: Bisiklet
Tosbağa: Kaplumbağa
Zınarmak: Karşı gelmek
Zınılamak: Patlamak
Dal: Sırt
Elcek: Eldiven
Gonşu: Komşu
Hacemmi: Hacı Amca
Gaysi: Kayısı
Aporle: Hoparlör
Yiter: Yeter
Nörüyon: Ne yapıyırsun
Aşene: ?
Mabigin:?
ıccakConfusedıcak
galesiz:kaygısız
Sası: Tatsız tuzsuz
Sındı: Makas
Baca: Pencere
İlana ..LAHANA
gupa : bardak
ileğen : leğen
ellem : heralde
Şipidik = terlik
örtme : mutfak

Lıkı : Su kabı (sürahi)
Meh : Al
Nem ben : Bilmiyorum
Gırıtma : Pişmiş kelle gibi gülme
gökgörmedik : görgüsüz, sonradan görme
Ozon : çamaşır suyu
Çiti : Bulaşık Deterjanı
Tursil : Çamaşır deterjanı
Sana yağ : Margarin



KÜTAHYA ŞİVELERİ


• Töbosun : Tövbe olsun
• Gali : Gari anlamında.
• Haşheşli Gözme : Haşhaşlı Gözleme
• Tarna : Tarhana
• Deli Tandır : Odun Sobası
• Gelyon : Geliyorum
• Gityon : Gidiyorum
• Yapyon : Yapıyorum
• Kesyon : Kesiyorum (ve bunun gibi birçok örnekle çoğaltılabilir)
• Büber : Biber
• Kompil : Patates
• Irmızan : Ramazan
• Üsen : Hüseyin
• Gayınna : Kaynana
• Şerfe : Şerife
• İbram : İbrahim• Gııııııı : Bayanlara (seslenmek amacıyla söylenir)
• Lenn : Erkeklere hitap ( seslenmek amacıyla söylenir)
• Dada : Çocuk
• Badılcan : Patlıcan
• Kesdene : Kestane
• Gayınpeder : Kayınpeder
• İlyen : Leğen
• Sıfra : Sofra • Sıfraaltı : Yer sofrasının altına serilen örtüYaygı
• Curuk : Hindi
• Mezerlik : Mezarlık
• Ünnemek : Çağırmak
• Erkeç : Keçi
• Gemiyonuzmu : Gelmiyormusunuz (Burdaki 'n' harfi damaktan vurgulanacak)
• Galdırımcı : Kaldırımcı (yol işi yapan ustalara denir ki : bu Tepecikte Ata mesleğidir.)
• Deze : Teyze
• Enkini : Elindeki şey veya 'onu' anlamında söylenir
• Napyon : Napıyorsun (Ne haber veya Nasılsın anlamında kullanılır)
• Gıdaagadaa : Kadar
• Dartvicenmi : Tartıverecekmisin
• Bizimoğlan : Öyle bir kelimedir ki açıklaması dahi zordur.Bazen yakın erkek akrabalara hitap ederken kullanılırbazen de tanımadıklarına 'biraderkardeşbeyefendi' yerine geçer..
• Bizimgız : yukarudakinin değişiği
• Nigıdanegada : Ne kadar
• Gaktırıvee : İtele İtekle
• Vaa : Var
• Acıktan : Birazdanbiraz sonra
• Gara benizli : Esmer yüzlü
• Çapar : Sarı saçlısarışınlara ve renkli gözlülere denir.
• Hökümat : Hükümet
• Hinciki : Şimdiki
• Köv : Köy
• Goley : Kolay
• Köthaya: Kütahya
• Sıpıtmak: Fırlatmakileriye atmak
• Gıyneşve : Hareket etdavran anlamında
• Ünnemiş : Seslenmişçağırmış
• Urlara : Oralara
• Burlara : Buralara
• Ge Bure : Buraya gel
• Hişdamma : Sessiz ol.Sus! anlamında
• Eyyaha Bag : Vallaha bak ! gibi bir sözdür. (genelde bayanlar kullanır)
• Bihoş : Bir tuhaf
• Mayhoş : Ekşi
• Gündöndü : Ayçiçeğiçekirdek
• Dee UrdaDee ha : Taa orada
• Iscak : Sıcak
• Aha Boo: İşte bu
• Emme: Ama.Fakat
• Çekişmek: Kavga etmek
• Cereme: CezaKülfet
• Gayıl olmak : Razı olmak
• Sası : YavanTuzsuz.
• Avara: Gevşek.İşe yaramaz
• Apışmak: Öylece kalakalmak
• BöğürBörün: Göğüs.Gövde
• Bürünmek: Örtünmek
• Çıngırdak: ZilÇan
• Çapıt: ÇaputBez
• Çıkı: Mendil yada bezden Torba
• Dürü: Gelin Hediye bohçası
• Ecinni: ŞeytanCin
• Engücü: Eninde sonundanasıl olsa
• Erinmek: ܺenmek
• Gaçıl: Kenara çekil
• Havas: HevesMerak
• Hırt: Olgunlaşmamışçiğ
• Hinci: Şimdi
• Garın (Aşı): İşkembe Çorbasıyemeği
• Gav gibi: Hafif
• Masus: Şaka
• Mayışmak: Gevşemek
• Muzur: Aksi yaramazafacan çocuk
• Müdane: MinnetTenezzül
• Narasın: Ne arasın?..Yokmevcut değil
• Sumsuk: Yumruk
• Süsmek: Büyükbaş ******ların insanı boynuzuyla iteklemesi
• Şinik: Tahıl ölçeği
• Marma: Havlu (eskiler derdigençler pek bilmez)
• Urba: Elbise
• Yüklük: Yatak yorganın yığıldığı dolap veya yer
• Zıbarmak: Uyumak
• Emmi: Amca (yeni nesiller artık Emmi hitabını kullanmıyor)
• Goyve: Koyuverbırakıver
• Baken: Bakayım
• Dartvicenmi: Tartıverecekmisin (pazarda)
• Alvicenizmi: Alıverecekmisiniz
• Açıvicenizmi: Açıverecekmisiniz
• Nolcek: Ne olacak
• Nigada: Ne kadar
• Musfa: Mustafa
• Sadıç: Sağdıç
• Kemkirmek : şımarmak
• Badılcan: Patlıcan
• Göveç: Güveç
• Bönelek : Konuşmadan bön bön bakana denir.
• Uluk : Bir işi beceremeyene denir.
• Samsak: Sarımsak
• Örtme : Eskiden kadınların başlarına giydiği koyu renkli bir çeşit yöresel örtü
• Enteri : Entarigömlek
• Bıza: Buzağı
• Malak: Manda yavrusu
• Gatık: Katık (kurutulmuş yoğurt.eski geleneksel yiyeceklerden)
• Alma : Elma
• Yunmak : Yıkamak
• Yülütmek : Traş ettirmek
• TemmiçTemmiş : Sahur vakti (Ramazanda)
• ÜleşmekÖleşmek : Paylaşmak
• AbuuAboo: Çok aşırılığı ifade etmek için ünlem sözü.
• Anız: Biçilen buğdayın tarlada kalan köklü sapı
• An: Tarla sınırı
• Böğün: Bugün.
• Barabar: Beraber.
• Dıngılmak: Otururarak hafif yan yatmakyana yuvarlanmak
• Fistan: Basmadan yapılan kadın elbisesi.
• Gara: Kara.Siyah
• Gursak: Boğaz.Kursak
• Göynüm: Gönlüm.
• Gıran: Salgın hastalıkKenar
• Garannık: Karanlık.
• Garez: Kin.
• Hadibakam: Hadi göreyim.
• Hana: Hani Nerede?
• İcar: Toprak kirası.
• Köfün: Büyük sepet.
• Gıt: KıtAz.
• Kurdeşen: Allerji.
• Galbır: Büyük gözenekli elek.
• Kile: Buğday ölçülen 12-14 kilo alan kab.
• Gama: Ucu eğri ve sivri olan bıçak.
• Mintan: Sırta giyilen kısa elbise.
• Nacap: Nasıl?
• Okka: Kilenin sekizde birini ifade eden ölçü kabı.
• Paklamak: Temizlemek.
• Potin: Bot.
• Poçu: Atkı dolak.(Düğünlerde Damat ve şağdıcın omzuna takılır)
• Peşkir: ÖnlükMendil.
• Seğitmek: Koşmak.
• Zini: Sofrada üzerine yemek konulan geniş ve yuvarlaktepsi .
• Velesbit: Bisiklet.
• Zeree: Ondan dolayı mı? Ben farketmiştim zaten ..anlamında
• Barak gafalı : Çok saçlı ve dağınık kafa

• Göğer : Sebzeyeşillik yiyecek
• Çebiççepiş: 1 yaşında keçi yavrusu
• Tınlamıyor: Cansızhareketsiz
• Gocuk: Palto
• Yamani eyi osun : Oh olsunMüstehaktır ona
• Şinik Gafalı : Koca Kafalı (Kafası büyük olan )anlamında
• Mile : MisketBilye
• Gara Gazoz : Coca-Cola nın yöresel tabiri
• Beyaz Gazoz : Sade Gazoz
• Püsgevit: Bisküi
• İme : Emi (Tembih sözü)
• Zartlak: ŞişkoŞişman
• Mıymıntı: Ağır davrananbeceriksiz
• Yedek : Çay demliğiSu demliği anlamında
• Gorcu: Köy Korucusu
• Vesayit: VasıtaAraç
• Çay guymak : Çay koymak(başka yörelerde çay dökmekt e denir)
Ege şivesi


Ösger: Rüzgar
Kalkıvedi: Kalkıp gitme anlamının da dışında, olumsuz tepki verme ve kızma anlamında.
Kaykıldı: Hem endişe, hem rahat-kontrolsüz davranış anla*mında kullanılır.
Ayoğul: ey oğul! Nida, seslenme, çağırma’ Çocuklar için (kız-erkek) ’ oğul’ kavramı Türk geleneğimizde kullanıla gelmiş bir kavramdır.
Aaba: ’abla’ yerine kullanılmakta’
[BNegelen[/B]: ’nasıl’ yerine kullanılmakta’
Egelen mi: ’öğle mi’ yerine kullanılmakta’
Gu: Bir tür seslenme bayana’
Huu: Bir tür seslenme çağırma’
Bıldır sene: Geçen seneden önceki yıl’
Endi yıl: Bir önceki yıl’
Aga: Abi-ağabey ve amca yerine kullanıla gelmekte’
Sayat: Geleneksel kültürün, tarım ve ******cılık kültürün, hüküm ferma olduğu dönemde yaşanılan ahşap yâda yığma evin ’giriş katı’, ******ların barınağı olarak kullanıla gelmekteyken betonarme evin fazlaca inşasından sonra, bu kavaramın kullanı*mından düştüğüne şahit olunmaktadır. Böylece de ******cılık kültürünün yok oluşa şahit olunmaktadır.
Mâli-hülya: Dalgınlık ve başka şeyler düşünme hallerinde kullanılır’
Semegelen: Sersem gibi’
Sebedekgelen: Hepten sersem gibi’
İstaf: İştah.
Yosma: Zayıf, kuru’
Hışlama: Ses etme’
Elleme: Karıştırma’
Debeleme: Karıştırma’
Köhisttan: Küçük yerleşim birimi’
Göynek: Uzun atlet, iç çamaşırı anlamının dışında ’gömlek’ kelimesinin eş değeri’
Ahılda-mak: Yorulan insandan çıkan sesin karşılığında kul*lanılır’
Belacuğunu: Belanı’
Yeşilgelen: Yeşile benzer’
Yakuncacuk: Yakınca, yakın olan’
Biree garuk: Bir çeşit tarla ölçü birim ifadesi
Ihıncık, aha, ıhınak: Şurda, işte yer gösterme’
Efereklenme: Heyecanlanma, kızma’
Gabaklık: Evlerinin yakınındaki veya altındaki bahçe’
Öteberi- ağzberi: İhtiyaç anlamında onu bunu’
Selamlaleykim: Selamun aleyküm
Merabar: Merhaba’
Contay: Eskiden yiyecek vb malzemelerin konulduğu sırtta taşınılan çanta çeşidi’
Kecere: İp toplama aleti’
Çukuruk: Keten ipi yapma aracı’
Yürenmek: Mide bulantısı’
Mengelez: Kefen yumuşatma aracı’
Kiraman: İp birleştirme aracı’
Aniiy: Korku hali’
Abooyyy: Büyük bir şey için heyecan gösterme
Sentereyvör: Düşüverme hali’
Ökce: Altı, topuk’
Gağur-du: Balgam çıkarma hali’
Karkırdak: İnek sütünün kaymağının yâda yağının yakılma*sında elde edilen bir çeşit gıda’
Dil-kırma: İstanbul Türkçesine uyun konuşanlar için kulla*nan bir çeşit eleştiri ifadesi’
Buvaa-Vuva: Baba’
Uyuntu-uyuz: Miskin hareketsiz’
Hamamlık: Banyo’
Selamlık: Karşılama yeri’
Mertek: Evin yâda binanın ana kirişi, direği’
Çığ: Tavan arası, mısır vb tarım ürünlerini asma yeri’
Düven: Buğday harman dövme aracı’
Ketlemük, töngel, ovaz, henderek: Birer meyve çeşidi’
Püren: Çama benzeyen ağaç türü’
Tahnal: Defneyaprağı’
Buruş: Erik, kiraz vb meyvelerin kurumuş hali’
Daraba: Ev vb de bir çeşit bölme’
Tabaka: Tütün sigara bulunan kap’
Dene: Tane miktar’
Gene: Yine
Futun: Ayran dövme aracı’
Dalguç: Futunda kullanılan sopa’
Geesi: Giysi çamaşır’
Hokaraya: Kaynamak’
Öreke: İp dolama aracı (yuvarlak)..
Tıngıl: Sepet’
Kakül: Ocakta pişirme esnasında, tavadan lokum alma de*miri’
Haybiremedetle hay: Bir çeşit şaşırma hali’
Bicam: ’Neyi bicaaım’: niye bi canım’
Akşam söğekede kaldım: Akşam soğuk yerde kaldım’
Pelesül yatıya: Kötü bir vaziyette, kalkamayacak vaziyette, hasta’
[BNeflegelen[/B]yim: Bir tuhaf şekildeyim’
Escük: Azıcık
Dizavşaklarım: Diz kapaklarım’
Bah: Evet
Bağane: Bana ne
İçimde bir kelezilik var: İçimde bir sıkıntı var’
İişş: Acıma hali’
Eeyce: Babaanne- anaanne’
Havan: Sarımsak döveceği’
Alabrus: Bir çeşit traş şekli’
Aninooğn: Bir tür sevgi ifadesi’
Aneey, ancuum: Bir tür abartma anlamında’
Yaba: Saman vurma aleti’
Dırnaklı, gelberi: Yerdeki, ot vb. toplama aracı’
Kamara: Odun sitesi’
Cizleme, serme, gaygana: Birer ekmek çeşidi’
Zalım: Grip anlamında kullanılır’
Kötdöşeği: Üzerine oturulan yer minderi’
Veton: Beton’
Cuğuk, cuvuk: Cıvık’
Bem: Benim
Vellem-vellim: Verelim’
Boşgoyve: Boş ver’
Zatı: Zaten
Yeeren: Yerden
Yeerin: Yarın
De ya: Diyor
Patala: Patates
Kenimizi: Kendimizi
Baham: Bakalım
Banğa: Bana
Yirin: Yerim
Taa gelmedi: Daha gelmedi
Eyi: İyi
Çokomel: Çikolata
Pıtlak: Patlamış mısır
Belsüz: Belirsiz
Del: değil
İresim: Resim
Gardolap: Gardırop
Bögün: Bugün
Örük: Erik
Eyvan: avlu, evin önü
Galla: Kadınlar
Ekleşme: Dokunma
Gidişiya: Kaşınıyor
Kılduruk: Derin dondurucu
Kırmızı patlıcan: Domates
Golo(a)n: Sırtta yük taşımaya yarayan ip
Eysaran: Mısır ekmeği yapımında kullanılan ekmeği çevir*meye yarayan araç
Tepecük: Ot vb yığınına verilen ad
Çetük: Patik
Holluk: Tavukların yumurta yaptıkları yer
Çılkuk: Bozulmuş yumurta
Kemre: ******ın dışkısı, gübre
Okla: Oklava, yufka açımında kullanılan araç
Tünek: Tavuk barınağı
Mancar: Pancar, Lahana
Uşak: Çocuk
Gırgır: Tarım aracı
Çengel: Askı
Poşu: Atkı
Düddürü: Kısa
Çirkef: Fena
Gayıkmak: Merak etmek
Suruk: Ağaçtan bir şey düşürmeye yarayan ince sopa
Fingirdeyük: Şımarık kızlar için kullanılır
Pıtlak: Patlamış mısır
Sömedek: Saf insan(salak anlamında)
Zılbıt: Hodan
Gaptaş: İçilecek suyun biriktiği yer
Çağrak: Uzun balkon
Gıdırım basmak: Sıkıntılanmak
Abdeslik: Lavabo
Ahçı yatağı: Mutfak
Yatak: Oda
Kasmak: Kısaltmak
Meh: Vermek anlamında al’
Yürengeç: İğrenç,İnsanın midesini bulandıran
Aboy- Abuy : Şaşkınlık
Dağnamak: Kınamak, ayıplamak
Kömbe: Kuru eğrelti otlarıyla yapılan, kestane kebap
Şınanay : Kapı mandalı
Tökelek : Kısa boylu
Gocuvuva : Büyük Baba
Vuva,buva : Baba
Gacarama-gıcırama : Kötü çıkan ses
Pallama : Yarma odun- ikiye ayrılanabilen
Hartdak: Çabucak
Aşınak: Zayıf
Ayoğul : Ey oğul, seslenme
Pıtlak: Patlamış mısır
Şifret: Şıfrıntı, şıllık, rezil
Şifret: Şirret
Elleştü-me: Kurcala-ma
Perke-kelevet: Oturulmak üzere tahtadan yapılmış yer
Urba: Elbise
Nalet: Lanet
Matçalı: Hakaret anlamında, işe yaramaz
[BNefle gelen[/B]: Bi tuhaf şakilde
E gelen va: Fazlaca var
O ne deya gıı: Şaşırma, o ne diyor anlamında
Melhoş: Ekşi
Tömek: Ahırdan açılan küçük pencere
Tömek boğaz-lı: Çok yiyen, pisboğaz
Sömek: Mısır koçanı
De-yoz: Diyoruz
Galan yete: Artık yeter
Susa boyu: Yol boyu
Delle: Derler
Bostan kötü: Bostan-bahçe altı
Bostan-kabaklık: Eve en yakın yer. Bostanın bir kısmına ’havuç’ denilmekte. Burada evin acil ihtiyaçları-marul maydanoz domates- gibi sebzeler ekilir.
Ayaklık-selamlık: Evin bugün batılı anlamıyla ’antre’ dediğimiz giriş yeri, eve ilk ayak basılan yer, selamlaşılan yer
Tırka: El arabası
Daynak: Baston
Göttün mü: Getirdin mi
Elettin mi: Götürdün mü
Bi hızmatın : Bir isteğin-dileğin-rican’
Sedebekirleş –ti: Akli dengesini yitirdi
Muz(d)umsuz: Olur olmaz konuşan, lüzumsuz
Kenetelenmek: Sıkıntılanmak
Bah: Evet
Eyce: Babaanne, anneanne
Kısguç: Mandal
Gasara: Sepet
Çit: Sap saman vb. köy işlerinde kullanılan yük taşıma aracı
Sayat: Evin zemin katı
Tam: Ahır
Endi gün: İki gün önce
Gaptaş: Cumartesi günü anlamında
Ereğli pazarı: Pazartesi günü anlamında
Alaplı pazarı: Çarşamba günü anlamında
Kapalı Pazar: Pazar günü anlamında.. Her yerin kapalı olduğu gün.
Anaay: Anneye seslenirken söylenen’
Kabak sarı: Açık sarı anlamında
Şeker rengi: Turuncu rengi anlamında..
Gavata: Derin olan çanak şeklindeki kap
Köpür: Merdiven olan bölüm, evin girişi, köprü..
Gayış: Kemer
Pontul: Pantolon
Irantırık, elentirik: El feneri
Peşkir: Havlu
İç donu: Pijama, iç çamaşırı
Gayına: Kayın valide
Kaynta: Kayın baba
Eyvan: Evin önü
Çon: Baldır
Uşak çok kem: Çocuk çok yaramaz
Gaynam çokkem: Kaynanam çok fena, gaddar
Döşenesi -döşeniveresi: Yaramaz yapıldığında..
Göbez: ***** yavrusu
Göcen: Kedi yavrusu
Gurt yiyesice: Kızgınlık anında söylenen tepki sözü
Şartusun: Şart olsun
Bostan: Karpuz
Yüz numara-kenef-hela: Tuvalet, lavabo
Yatak: Oda
Varın gidin: Çekin gidin
Dengilesi: Düşmesini- devrilmesini isteme, kızma
Sedir-divan: Üzerine oturulan kanepe türü
Haşara: Şımarık, yaramaz
Gözel: Güzel
Kambur: Beli dik olmayan, eğik
Galbur: Keşkek ve mısır savurma aracı
Düve : İneğin dişi yavrusu
Dana :İneğin erkek yavrusu
Buza-buzağı: İneğin yeni doğan yavrusu
Hekmet: Hikmet

Sini: Yemek yer sofrası
Zelzele: Deprem
İlyen : Leğen
Gancık: Dişi
Duzsuz- Muzumsuz: Olur olmaz konuşan
Zahtı: Zaten
Garakasbenek: Zorla
Efereklenme: Hemen heyecanlanma
Galan yete: Artık yeter
Susa boyu: Yol boyu
Heyheylerin üstünde: Sıkıntılı ve telaşelisin
Dağnamak: Kınamak-ayıplamak
Şınanay: Kapı mandalı
Tökelek: Kısa boylu
Gacaraam-gıcırama: Kötü ses yapma
Pallama: Yarma odun
Hart dak: Çabucak
Aşınak: Zayıf
Ayoğul: Ey oğul, seslenme
Dibil dibil: İsteksizce ağır ağır
Aakur: Düz olmayan, meyilli
Gara okka: Siyah renkteki kiloluk taş
Hazzetmek: Sevmek, hoşlanmak
Sırça: Şişe
Kaykıl-mak: Endişe taşı-mak
Kostak-lan ma: Havalanma, caka satma
Zalım: [/BNezle, grip
[B]İman tahtası
: Boyun alt kısmı, göğüs üstü kemikleri
Bir de isimlerimize bakalım:
Aaşa(Ayşe), Hatma(Fatma),
Emne(Emine), İboş(İbrahim),
Irza(Rıza), Ercep(Recep),
Gadir(Kadir), Üsen(Hüseyin),
Henük(Hanife), Irmazan(Ramazan),
Ürfet( Rıfat), Şerif( Şerife), İsmel(İsmail)
Eemeet(Ahmet), Meyra-Meyren(Meryem)



Bir Ege Şive Sözlüğü Katkılarınızla zenginleşmesini umuyorum. İşte benim eteğimdeki taşlar:

-- ayyoo!: genelde kadınların kullandığı ayyy gibi bir ünlem.
-- ay: kadınların birbirlerine hitap tarzı, arkadaş, ahbap (ünlem olan 'ay' değil). bkz: "karşı"
-- çingil: küçük üzüm salkımı.
-- fatmak: (karpuz vs. gibi şeyleri) kırmak, parçalamak.
-- çocuğumuz!: tanıdık ve yaşça küçük birine karşı hitap tarzı.
-- gidişmek: kaşınmak.
-- gidişken: çok kaşınan
-- ippoo!: eyvah anlamına gelen ünlem
-- karşı: kadınların birbirlerine karşı hitap ifadesi, arkadaş, ahbap, bkz: "ay"
-- günü gelesice: bir çeşit beddua
-- kör olasıca: en fenalarından bir beddua
-- garkolasıca: bir çeşit beddua (garkolmak=boğulmak'tan geliyor)
-- yanşamak: konuşmak, anlatmak (bu fiil Orta Asya Türki dillerde de aynı anlamda kullanılmaktadır)
-- zerem: 'zira' kelimesinin Egecesi
-- debzek: galiba 'zevzek' kelimesinin Egecesi, ama sakar, serseri anlamında
-- olmaz olasıca: bir çeşit beddua
-- gavur çanağı gibi kapanmak: yüzü aşağı doğru uyumak
-- negerek: abur cubur
-- ünlemek: çağırmak, bağırmak, seslenmek
-- yavrumuz: yaşlıların tanıdığı ve sevdiği kişilere karşı kullandkları bir hitap tarzı
-- köküne kıran giresice: bir çeşit beddua
-- gayrı (ya da gâri): 'artık' anlamına gelen bir edat
-- sarı aşı (ya da saraşı): genelde bir cenazenin ardından hayır olarak dağıtılan, koyu sarı renkte tatlı bir yiyecek (sonradan öğrendim, zâde de denirmiş)
-- paldumsuz: sakar
-- şipidek: terlik
-- deyimbirpatırtı: küçük, kolay, hafif gibi sıfatlar yerine kullanılan en ilginç Egece kelimelerden biri
-- belenağarı: 'deyimbirpatırtı' ile aynı anlamda, küçük, kolay, hafif gibi azlık belirten sıfatlar yerine kullanılır
-- usullencik: sessizce
-- usul: sessiz (galiba akıl anlamına gelen eski Türkçe'deki us kelimesinden geliyor)
-- kahpe nalı: sevilen birine karşı kullanılan bir hitap tarzı
-- sehelcik: küçücük ('kolay' anlamına gelen Arapça 'sehl' kelimesinden türetilme)
-- Şinasi şu senin son şansın: bir tekerleme, İzmir'den başka hiçbir yerde duymadım.
-- sadeç (ya da saç): erkeklerin birbirlerine karşı 'arkadaş, ahbap' anlamında kullandıkları hitap tarzı
-- zipletmek: arının sokması
-- yavuz: İzmirce de 'güzel' demek.
-- şatır: genelde bebekler için kullanılan, şirin anlamına gelen kelime
-- uğur ola: hoşçakal, elveda (en sevdiğim kelimelerden birisi)
-- dabırtmak: kışkırtmak, dellendirmek
-- Almayacağın pekmezin içine su katmak.: Sonuca bağlamayacağı bir işle ilgilenmek.
-- Pabucun goncuna kızın gencine bak: Atasözü. Anlamı belli.
-- Oha dedikçe köken içine gitmek: Yapma dedikçe inadına yapmak anlamında bir deyim.
-- Al yakışırken el bakışırken Allah canımızı alsın.: Aşırı yaşlanıp yatağa düşmeden ölmek istemenin ifadesi bir deyim.
-- Kız anası minder ağası, oğlan anası kapı söğesi.: Kızların annesinin itibar gördüğünü, erkeklerin annesinin itibar görmediğini ifade eden bir atasözü.
-- bulup bulumsuramak: elindekini beğenmemek anlamında oldukça orijinal bir deyim
-- yemen tiryakisi: çok kahve içenler için kullanılan deyim.
-- arabın avanağı gibi gözünü ağartmak: Bir şey yapılıyorken geride durmak anlamında bir deyim.
-- şeytanın imam evinden kaçtığı gibi: hızla, süratle anlamına gelen bir deyim
-- çingenenin karı boşadığı vakit: akşam vakti (bir işi olmayacak bir vakitte yapmayı eleştirmek için kullanılır)
-- tömbültekerlek: tepetaklak
-- tırsak: çok korkak, çok tırsan.
-- kuru gamit: çok zayıf kişiler için kullanılır.
-- par par parlamak: yakmak, kavurmak (mesele kolonyanın bir yarayı yakması, parlaması)
-- yüreği ılım ılım ılımak: yüreği acımak, merhamer hissetmek
-- Kazın yavrusu güzün sayılır: Bir atasözü, anlamını hatırlayamadım. Galiba bir şeyi doğru zamanda yapmanın önemine işaret ediyor.
-- yepilemek (ya da lepilemek): (hamur vs.) açmak.
-- gavata: küçük plastik kap (Kelime yunancada çanak, tabak anlamına geliyor, Yunanca bir sözlüğü karıştırırken rastlamış ve şok olmuştum, bingo!!)
-- ekmeğin kaymağa bulaşması: sözkonus şeyin epeyce hallolması, yapılması vs.
-- kırca kırca kar yağmak: lapa lapa kar yağmak
-- dımzık: çok yemek seçen veya çok titiz kimseler için kullanılır
-- bir şeyi karnına katmak: bir şey hususunda içi rahat etmek



Sevgili babaannem sokakta güneşin altında oynayıp terleyen kuzenime kızmaktadır: -Demingkden ben sene kölgelerde oyna dimedim mi?
- .....
-Geberdirin çocuk seni.
- .....
-Git önkü yüzünü yuuka gel. sırtındakini de değiştir. Koş baken!!!!
Önkü tası horaya go = Şu tabağı oraya götür -Hangırıya goycem teeze ? (Hangi yere koyacağım teyze..) -Hönkürüye gıı.. (Oraya işte..) -Needip goyyonuz (ne yapıyorsunuz? ) Otobüs yolculugunda kendinden çok su istenen Denizli'li bir muavinin; 'Sayın yolculaamız duz mu yaladıngız? Hareme kadar su yok gaari' Senin oğlan hangi bölümü kazandı? -Tıpa kazandı hihoyyyt. [BNerem deding ?: [/B]Hasta birisinin şikayetinin ne olduğunu sormak için kullanılır.
Örnek: Kişi A: Nerem deding bizim gıız?
Kişi b: Sooma gareee, öskürü öskürü bitmediii. Soonuda hurama hööle bi ağrı girdi. kıpırdeyemeyyon. Tokturu gitçen hindi’
Gülü gülü deezem (Güle güle teyzem) Dedigi de bir arkadaş tarafından test edilip onaylanmıştır. 'Sıranızı geçin' -Denizli Anafartalar Lisesi müdürünün öğrencileri hizaya sokmak için söylediği emir cümlesiSmile Bu yörelerde pazar yerinde dolaşmak da çok keyiflidir. Yaşlı teyzecikleri öpmemek için zor tutar bazen insan kendini. Ortalıkta bir saat dolaşıp diyalogları dinlemek bile meditasyon etkisi yapabilir.
Örnek: - Domat dativeecenmi iki gilo.
- Dattim dattim. Aha şuracıkta. aliveecen mi?
- Alcem de tobayı aciveecen mi?
- Accem de paramı cıkariveemedim bi dakka bekleyiveecen mi?
- Bekleyiveririm nolcekki...
Şeklinde uzar gider.
Bir süre ortalıkta dolaştıktan sonra 'beni bak' denilmesi normal gelmeye bile başlayabilir. .. Denizli'de iki kadın pazarda karşılaşırsa. -Ne buuuu neree gidik gidesiiin??
-Çocuklaaa döndeeme (dondurma) isteepturuu ne zımandıı..
-Biyol ötüvee çil horozum (Bir kere öter misin çil horozum? 'Dinelmek' vardır, (Ayakta) durmak anlamında: - Bizimoğlan orda dinelme de beni bi çay yap. (Arkadaşım/çocuğ um ayakta durma da bana bir çay koy.) Gahpeerif (kahpe + herif) sık kullanılan bir küfürdür. Gahpecik, gahpenin doğurduu, gahpe garı gaşlı (kahpe karı kaşlı) gibi türevleri mevcuttur. Denizli şivesi ortamda Denizlililer'le fazla bulunulduğu vakit dillere pelesenk olmakta, dilin ayarı kaçabilmektedir Eşsiz bir şivedir. Gapçık ağızlı diye bir kavram vardır misal. Beni bırakın, hala ne olduğunu anlayabilmiş bir nene, dede yoktur.
Bu şivenin özü komedi üzerine kurulu gibidir sanki. Misal dedeniz size küfreder ama belki anlayamadığınızdan belki de söylediği şeyin komikliğinden dedenize kızamazsınız bile. -Dede neden bu böyle?
-Sus bakem gapçıkaazlı!
-O ne demek dede?
-Höyt höyt edip durma bakem gömüveğcem şimcik depçiğine.
Mersin'deyiz, Denizlili bir hemşehrimiz ögretmen. Sınıfta gürültü yapan bir öğrenciye bağırır. -Kızdırmeyin bene, şindi sene tahtaya kaldırır, sıfıra bascen. İstanbul'da hamamda başı sabunlu gözleri kapalıyken sabun kalıbını yürütmüşler bizimkinin.
Olayı arkadasına anlatmış, -Gahpaçocukları hamamda bana sabunsuz kodular’
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12