23/08/2012, 22:02
Çalışan anne-babaların tercih ettiği etüt ve beslenmeli okulların eğitimde fırsat eşitliğini ortadan kaldırdığı, tüm çalışanların bu hizmete ulaşabilmesi ve Türkiye’nin tümüne yayılması gerektiği şeklinde başlayan tartışma, var olan etüt ve beslenmeli okulların da kapatılmasıyla sonuçlandı. Milli Eğitim Bakanlığı 4+4+4 Yasası ile birlikte, tüm gün eğitim veren ve gün boyunca çocukların ihtiyaçlarının da karşılanmasını sağlayan bu okulların statüsünü değiştirerek ilk ve ortaöğretim okulu yaptı.
Etüt ve beslenmeli okullar, genellikle bir bağışçı tarafından yaptırılıp Milli Eğitim Bakanlığı’na bağışlanmış ve kurayla öğrenci alan okullar olarak biliniyor. İstanbul’daki etüt ve beslenmeli okullardan biri de Borusan Otomotiv Zehra Nurhan Kocabıyık İlköğretim Okulu. Okul Aile Birliği Başkanı Neriman Karagöz, etüt ve beslenmeli okulların statüsünün değiştirilmesinin en büyük zararının annelere olduğunu belirterek ’Okulun statüsünü değiştiriyorlar, ’yaptık oldu bitti’ diyorlar, ama yeni sisteme ilişkin hiçbir bilgi yok, her şey belirsiz’ dedi.
Okula şu anda 900 öğrencinin devam ettiğini belirten Karagöz, bu yıl 300 yeni kayıt alındığını, sınıfların 30’dan 45’e çıktığını, o kadar öğrenciyi nereye sığdıracaklarını bilmediklerini söyledi. Görüştükleri bir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilisinin, ’Çevredeki okulların sınıflarındaki öğrenci sayısı 45’se ben bu okuldaki sınıfların da 45 kişilik olması ile ilgilenirim yalnızca’ dediğini aktaran Karagöz, ’Etüt beslenme okulları ayrımcılık yaratıyormuş, eşitlik sağlayacaklarmış. Bunu iyiyi yıkarak değil, kötüyü yukarı çekerek yapmalılar’ dedi. Karagöz, özel okulların sürekli kendilerine telefon ederek öğrenciyi kendilerine istediklerini ifade etti.
Çocuklar nereye sığacak?
Okulu yaptıran Borusan Kocabıyık Vakfı’nın Müdürü Nihal İnal da Asım ve Nuran Kocabıyık isimlerini taşıdığı için kurulduğu yıl olan 1998’den beri okuldan desteklerini hiç çekmediklerini belirterek okulun bakım işlerinin yanı sıra öğretmenler için ücretsiz eğitim seminerleri de düzenlediklerini anlattı. Okulun statüsünün değiştirilmesine çok üzüldüklerini ifade eden İnal, ’Merkeze dayalı kayıt sistemine göre yakın evlerde kaç kişi varsa hepsi alınacakmış. Sınıflar 30 kişilik. Her öğrenci için tek sandalye var, uzun sıra değil ki iki kişinin yanına üçüncüyü koysunlar. 30 kişilik sınıfta 60 kişiyi nasıl okutacaklar bilmiyorum’ dedi.
23 Ağustos 2012
Kaynak: cumhuriyet.com
Etüt ve beslenmeli okullar, genellikle bir bağışçı tarafından yaptırılıp Milli Eğitim Bakanlığı’na bağışlanmış ve kurayla öğrenci alan okullar olarak biliniyor. İstanbul’daki etüt ve beslenmeli okullardan biri de Borusan Otomotiv Zehra Nurhan Kocabıyık İlköğretim Okulu. Okul Aile Birliği Başkanı Neriman Karagöz, etüt ve beslenmeli okulların statüsünün değiştirilmesinin en büyük zararının annelere olduğunu belirterek ’Okulun statüsünü değiştiriyorlar, ’yaptık oldu bitti’ diyorlar, ama yeni sisteme ilişkin hiçbir bilgi yok, her şey belirsiz’ dedi.
Okula şu anda 900 öğrencinin devam ettiğini belirten Karagöz, bu yıl 300 yeni kayıt alındığını, sınıfların 30’dan 45’e çıktığını, o kadar öğrenciyi nereye sığdıracaklarını bilmediklerini söyledi. Görüştükleri bir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilisinin, ’Çevredeki okulların sınıflarındaki öğrenci sayısı 45’se ben bu okuldaki sınıfların da 45 kişilik olması ile ilgilenirim yalnızca’ dediğini aktaran Karagöz, ’Etüt beslenme okulları ayrımcılık yaratıyormuş, eşitlik sağlayacaklarmış. Bunu iyiyi yıkarak değil, kötüyü yukarı çekerek yapmalılar’ dedi. Karagöz, özel okulların sürekli kendilerine telefon ederek öğrenciyi kendilerine istediklerini ifade etti.
Çocuklar nereye sığacak?
Okulu yaptıran Borusan Kocabıyık Vakfı’nın Müdürü Nihal İnal da Asım ve Nuran Kocabıyık isimlerini taşıdığı için kurulduğu yıl olan 1998’den beri okuldan desteklerini hiç çekmediklerini belirterek okulun bakım işlerinin yanı sıra öğretmenler için ücretsiz eğitim seminerleri de düzenlediklerini anlattı. Okulun statüsünün değiştirilmesine çok üzüldüklerini ifade eden İnal, ’Merkeze dayalı kayıt sistemine göre yakın evlerde kaç kişi varsa hepsi alınacakmış. Sınıflar 30 kişilik. Her öğrenci için tek sandalye var, uzun sıra değil ki iki kişinin yanına üçüncüyü koysunlar. 30 kişilik sınıfta 60 kişiyi nasıl okutacaklar bilmiyorum’ dedi.
23 Ağustos 2012
Kaynak: cumhuriyet.com