Gösterilen Sonuçlar: 1 ile 1 ve 1

Konu: Çocuğa Sözünü Dinlet(eme)mek

  1. #1
    Forum Gönüllüsü SuLTann - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik Tarihi
    13-07-2011
    Mesajlar
    6.703
    Ettiği Teşekkür
    56
    304 mesaja 351 teşekkür aldı
    Tecrübe Puanı
    30

    Standart Çocuğa Sözünü Dinlet(eme)mek

    Rehber öğretmenler olarak çocuğunun söz dinlemezliğinden yakınan velilerin, “Hocam bu çocuk sözümü hiç dinlemiyor”, “Ne dersem tersini yapıyor, artık söz geçiremiyorum” türü cümlelerle rehberlik servislerine gelmelerine aşinayızdır. Aslında anne-babanın iletişim tarzına, beden diline, kendilerini ifade etme şekline bakarak çocuğuna söz geçirip geçiremediğine ilişkin birçok bilgi edinebiliyoruz. Tam bu noktada “çocuğa söz geçirme” kalıbının sorunlu bir tınıya sahip olduğu hissine kapılabiliriz. Aslında geniş açıdan “çocuğun bizi anlamasına olanak verecek şekilde kendimizi çocuğa dinletebilme” olarak ifade edilebilecek bu kalıba, yazı boyunca “söz geçirme” ve “sözünü dinletme” gibi ifadelerle yer vereceğim.

    Çoğu anne-babanın yaşadığı sorunlardan birisidir çocuğuna sözünü dinletememek. Öyle ki Google’da çok fazla arandığından artık otomatik olarak çıkan “çocuğuma söz geçiremiyorum”, “çocuğuma söz dinletemiyorum” şeklinde sonuçlar mevcut. Hatta internette “çocuğa söz geçirme duası” bile var!! Anne baba olarak çocuklarımızdan yapmasını istediğimiz ve yapmasını istemediğimiz kimi davranışlar vardır ve kafamızdaki çocuk yetiştirme şablonlarınca belirlenen bu kriterlere uymaları için çocuğa sık sık yönergeler veririz. Bu noktada, çocuktan yapmasını ya da yapmamasını istediğimiz davranışlar için yönergeleri ne şekilde verdiğimiz, ardından verdiğimiz bu yönergelere uyulmaması halinde ne yaptığımız, çocuğa söz geçirip geçiremememizde belirleyici rol oynamaktadır. Öncelikle çocuktan istenilen şeyin gerekli ve mantıklı olup olmadığı hususuna bir göz atalım.

    Antonie De Saint Exupéry’nin dünyaca ünlü çocuk kitabında, emirlerinin dinlenmesine önem veren bir kralla hayatı anlamaya çalışan Küçük Prens arasında şöyle bir diyalog geçer:

    Kral, “Generalime bir kelebek gibi çiçekten çiçeğe uçmasını ya da bir martı olmasını emredersem ve general bu emrimi yerine getirmezse kim suçludur? General mi yoksa ben mi?” diye sorar. “Siz” diye yanıtlar Küçük Prens. “Doğru” der kral. “İnsan herkesten verebileceklerini istemeli. Bir otoritenin kabul görmesi mantıklı olmasına bağlıdır.”

    Çocuktan yapmasını (ya da yapmamasını) istediğimiz şeyin makul olması temel belirleyicimiz olmalı. “Makul” olanı yani akla-mantığa uygunluğu referans noktası olarak almalıyız. Açık konuşmak gerekirse kızım daha üç yaşındayken ona öğrettiğim kelimelerden biri de “makul” kelimesiydi. Küçük Prens’teki gibi örneklerle, üç yaşındaki bir çocuğun anlayabileceği sadelikte nelerin makul olabileceği ya da olmayabileceğiyle ilgili örnekler vererek konuştum onunla ve bunun inanılmaz yararını gördüm.

    Fakat kimi zaman çocuğun sizden bir istekte bulunması durumunda, o isteği yerine getirip getirmeme durumunuza bağlı olarak kendi silahınızla vurulabilirsiniz. Şöyle ki; diyelim o an çocuğunuz sizden gerçekten makul olan bir şey istedi ve siz otomatikleşmiş bir tepki olarak hayır dediniz. Makul kavramını bilincinde oturtmuş olan çocuk, bu durumda şöyle bir karşılık verebilir: “Ama ben makul bir şey istedim. Neden hayır diyorsun ki?” Biraz düşündükten sonra, isteğinin direkt reddedilebilir bir istek olmadığını fark edersiniz ve mahcup olursunuz. Bu örneği, kızımla birebir yaşadığım için buraya iliştirdim sadece.

    Diyelim ki çocuğumuz makul olmayan bir davranışta bulundu. Öncelikle nedenini anlamaya çalışalım. Onu ilgiyle dinlemeye özen göstererek, eleştirmeden, suçlamadan, gereksiz sertlik göstermeden, samimi bir merak ile sorular soralım ona. Makul olan davranış ve isteklerin neleri kapsayabileceğine ilişkin sohbet edelim onunla. Çünkü güven dolu anne baba çocuğuyla sohbet kurar ve çocuğun davranışlarının temelinde yatanları öğrenir. Hedefimiz çocuğun davranışlarından ziyade, çocuğun doğru olanın farkına varmasını sağlamak olmalıdır. Bunu yaparken karşımızdakini bir çocuk olarak değil, olgun bir birey olarak görmeye çalışarak sakin bir tavırla yaklaşmalıyız. Çünkü yapılan araştırmalar çocuklarına en rahat söz dinleten anne babaların, en sakin anne babalar olduğunu göstermektedir. Sakin anne babalar çocuklarının davranışlarına çok abartılı reaksiyon göstermezler. Çocuk iyi bir şey yaptığında bunu çok abartmaz ve çocuk uygunsuz bir davranışta bulunduğunda da aşırı tepkili davranmazlar. Burada temel amaç sakinliği her daim koruyarak çocukla karşılıklı bir güven geliştirmektir. Yine denebilir ki davranışlarıyla çocukta güvensizlik yaratan anne babalar, çocuklarına söz dinletme konusunda en çok zorlanan anne babalardır.

    Söz dinletme konusunda önemli bir diğer nokta da kararlılıktır. Koyduğumuz kurallara uyulmaması durumunda takındığımız tavır, peşi sıra gelebilecek yaptırımlar ve kararlılığımız, çocuğun davranışlarının ve kişiliğinin şekillenmesinde önemli rol oynar. Ama maalesef birçok kişi kararlı olmakla sertliği birbirine karıştırır. Çocuğuna söz dinletemeyen anne babaların çocuğa boş tehditler savurarak onu korkutmaya çalışması karşısında, çocukların ne kadar aldırmaz davrandığına birçoğumuz şahit olmuşuzdur. Hâlbuki kararlı davranış sertlik içermez ve şaşırtıcı bir şekilde çocuğun kendini güvende hissetmesini sağlar. Kararlı ve ne yaptığını bilen bir ebeveyn tehdit etmek korkutmak yerine davranışın olası sonuçlarını çocuğa açıklamaya çalışır. Buna rağmen aksi istikamette devam eden çocuğun bu davranışının sorumluluğunu alması için yaptırıma başvurabilir. Bu yaptırımların cezaya dönüşmemesine de ayrıca dikkat eder.

    Son tahlilde bir ebeveyn olarak şunu düşünmeliyiz bir de: Ben kendime her konuda söz geçirebiliyor muyum? Yapmam gerekenleri yapmada yahut yapmamam gerekenlerden uzak durmada her daim kendime sözümü geçirebiliyor muyum? Bir karar aldığımda bunu uygulama noktasında yeterli azmi ve çabayı gösterebiliyor muyum? Bu sorulara cevabımız evetse çok büyük ihtimalle bu kararlılığımız sayesinde çocuğumuza söz dinletme konusunda da herhangi bir sorun yaşamıyoruzdur. Fakat cevabımız hayır ise bu durumda hükmümüzü kendimize geçirmeliyiz öncelikle, ki bunun yansımasını çocukta da görebilelim.

    Recep KARATAŞ
    Uzman Psikolojik Danışman

    Tüm forumdan rastgele konular:

    • » Gökçek dillere düştü
    • » Albay gençoğlu tutuklu kalacak
    • » Accessorize Atkı-Bere-Eldiven Takımları
    • » Yetiş Ya Ali! / Birgün Gazetesi
    • » " insan ırkı 100 yıl içinde yok...
    • » Farid Farjad 'Sizin Atatürk'ünüz Var'
    • » inşaat mühendisliği mi makine...
    • » Dâru’l-harb ve Alevilik
    • » Irak kendi kaderini oyladı!
    • » 'Sivas' Türkiye'nin Oscar aday adayı...

    Aynı kategoriden rastgele konular:

    • » Leonardo da vinci ' nin 7 temel prensibi
    • » Verimliliği motive etmek için öneriler
    • » NLP Nedir, Ne İşe Yarar, Faydaları...
    • » Yanlış Övgünün Çocuk Gelişimi...
    • » En çok sevilen ve satılan kişisel...
    • » Çocuğa Sözünü Dinlet(eme)mek
    • » üç farkli aile kültürü
    ALİ ÇOKTUR ŞAH-I MERDAN BULUNMAZ.

    Dönen dönsün, ben dönmezem yolumdan...

    MUSTAFA ŞEREF,
    KEMAL GURUR,
    ATATÜRK ONURDUR...

    Memleketim Yozgat Yemen'dir ilim
    Horasan köyünden geliyor pirim
    Kırklar binasında var oldu yerim
    Sıfatı Zöhre Ana Ali'dir dilim.
    Pir Zöhre Ana

  2. SuLTann üyemize teşekkür edenler:

Konu Bilgileri

Bu konuyu görüntüleyenler

Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  

HAK SAHİPLERİNE ve YASAL MAKAMLARA Sitemiz, hukuka, yasalara, telif haklarına ve kişilik haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir. Sitemiz, 5651 sayılı yasada tanımlanan "Yer Sağlayıcı" olarak hizmet vermektedir. İlgili yasaya göre, site yönetiminin hukuka aykırı içerikleri kontrol etme yükümlülüğü yoktur. Bu sebeple, sitemiz uyar ve kaldır prensibini benimsemiştir. Telif hakkına konu olan eserlerin yasal olmayan bir biçimde paylaşıldığını ve yasal haklarının çiğnendiğini düşünen hak sahipleri veya meslek birlikleri, [email protected] mail adresinden bize ulaşabilirler. Buraya ulaşan talep ve şikayetler Hukuk Müşavirimiz tarafından incelenecek, şikayet yerinde görüldüğü takdirde ihlal olduğu düşünülen içerikler sitemizden kaldırılacaktır. Ayrıca, mahkemelerden talep gelmesi halinde hukuka aykırı içerik üreten ve hukuka aykırı paylaşımda bulunan üyelerin tespiti için gerekli teknik veriler sağlanacaktır.

Gizlilik Politikası